Kültür Sanat

13. İstanbul Bienali Çocuk ve Genç Eğitim Programı

Türkiye'den ve dünyadan güncel sanat çalışmalarını "Anne, ben barbar mıyım?" temasıyla bir araya getiren 13. İstanbul Bienali, 20 Ekim'e kadar hem çocukları, hem yetişkinleri bekliyor.

14 Eylül'de kapılarını açan ve ücretsiz gezilebilen 13. İstanbul Bienali'ndeki eserler, Antrepo No. 3, Galata Özel Rum İlköğretim Okulu, İstiklal Caddesi'nde yer alan ARTER ve Salt Beyoğlu ile Unkapanı İMÇ 5. Blok'ta görülebiliyor.

Bienal kapsamında 8-18 yaş grubuna yönelik "13. İstanbul Bienali Çocuk ve Genç Eğitim Programı" ise, çocukların güncel sanatla tanışacağı, eserleri yorumlayacağı ve kendilerini ifade edecekleri bir alan yaratıyor.

İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı (İKSV) tarafından, Koç Holding sponsorluğunda ve PACE Çocuk Sanat Merkezi işbirliğinde gerçekleştirilen programa, bienalin başlangıcından bu yana 1000'e yakın çocuk katılmış. Ücretsiz gerçekleşen ve okul gruplarının da katılabildiği Eğitim Programı, Antrepo 3.'de gerçekleşiyor ve bienal gezisinin yanı sıra, atölye çalışmalarını da içeriyor.

Bienal; iki yılda bir yapılan ve belli bir tema -kavramsal çerçeve- etrafında bir araya gelen sanat etkinliklerine deniyor. Bienalin çocuk ve genç eğitim programının amacı ise, güncel sanatın en önemli etkinliklerinden biri olan İstanbul Bienali aracılığı ile sanatın resim ve heykel dışında çok geniş bir alana yayıldığını, sanatın çok geniş bir dünya olduğunu vurgulamak.

13. Uluslararası İstanbul Bienali Çocuk ve Genç Eğitim Programları; 8-18 yaş grubundaki çocukların ve gençlerin sanata ve özellikle güncel sanata olan ilgisini arttırmak, onları sanatın sonsuz ve muhteşem dünyasıyla tanıştırmak, sanat sevgisi ve kültürünün tohumlarını atmak amacıyla düzenleniyor.

Tophane'de, İstanbul Modern Sanatlar Müzesi'nin yanında yer alan Antrepo no.3'e girdiğinizde, anne babalarıyla Bienal ziyaretine gelen, eserleri inceleyen, sergi alanının girişinde yer alan atölyede resim yapan çocuklar sizi karşılıyor.

Bienal sonuna, yani 20 Ekim'e kadar, haftada 6 gün düzenlenen Eğitim Programı için öncelikle rezervasyon yaptırılması gerekiyor. 8-11, 12-14 ve 15-18 yaş gruplarıyla düzenlenen ve PACE Çocuk Sanat Merkezi işbirliği ile geliştirilen proje ile; çocukların sergi kültürünü geliştirmek, güncel sanata olan ilgilerini artırmak ve onları bazı temel sanat kavramlarıyla tanıştırmak hedefleniyor. Yapılan etkinliklerle çocuklar, bienali gezerken konuştukları ve öğrendiklerini pratiğe dönüştürme fırsatı yakalıyor.

Eğitim programı, kısa bir tanışma etkinliğiyle başlıyor. Bu etkinlikte PACE Çocuk Sanat Merkezi'nin deneyimli eğitmenleri, çocukların bienal gezisi sırasında kendilerini rahat ifade edebilmeleri çocuklarla birlikte isim kartları hazırlıyor.

Bienal gezisinin başında çocuklarla önce bienalin ne olduğu, ardından 13. İstanbul Bienali’nin teması üzerine yaratıcı bir konuşma yapılıyor.

Bienal'in bu yılki kavramsal çerçevesi, adını şair Lale Müldür’ün aynı adlı kitabından alan "Anne, ben barbar mıyım?" ifadesi, "barbar"lık kavramı,  "toplumdaki öteki olma", "farklı olanlarla yaşama" olgusunu tartışmaya açıyor. "Barbarlık" kelimesinin köken olarak Eski Yunancada "Barbaros" olduğu, Yunanlıların kendileri gibi olmayan ve dillerini konuşmayan herkese “Barbaros”, yani barbar dediği çocuklarla paylaşılıyor ve şu soru yöneltiliyor; "Farklı olmak kötü bir şey midir?". 

Çocuklarla ayrıca, sanatın farklılıkları göstermek için iyi bir yol olup olmadığı da tartışılıyor. Sanat eserlerinin, farklı insanların görüş ve düşüncelerini anlamak ve onlara hoşgörü ile yaklaşmak için bir yol açtığı düşüncesinden yola çıkılıyor. Sanat böylelikle, toplumsal barış ve toplumsal hoşgörüye katkı sağlayan önemli bir unsur haline geliyor.

Bienal eğitim programıyla, çocukların toplumdaki farklı düşüncelerin farkına varması, farklılıklara saygı göstermesi ve bir arada yaşama konusunda düşünmesi amaçlanıyor.

Antrepo no.3'ün girişindeki, tuğlalardan örülmüş, sıvayla birleştirilmediği için yıkılacakmış gibi görünen duvar, çocukların ilk durağı. Meksikalı sanatçı Jorge Méndez Blake'in “Şato” adlı bu eserinde, temele konulan Franz Kafka'nın Şato isimli kitabı, duvarın yükselmesini sağlamış. Eğitim programı, çocuklara eserleri açıklayan bir "rehberli sergi turu" olmaktan çok, çeşitli sorularla çocukların eserler hakkında fikirlerini açıkladığı, birbirlerinin fikirlerini dinlediği bir yapıda oluşturulmuş. Çocuklar önce duvarı, sonra altındaki kitabı fark ediyor ve "Acaba sanatçı bu duvarı neden yapmış?", "Tuğla yerine başka malzemeler aynı etkiyi yaratabilir miydi?" gibi sorularla eser hakkındaki fikirlerini paylaşıyor.

Çocukların yorumlarıyla serginin girişindeki duvar ve tuğlalar, insanlar, toplum ve düşüncelere dönüşüyor, farklı anlamlar kazanıyor. Güncel sanatın, farklı malzemeler ve yöntemlerle çeşitli ifade alanları açtığını anlatabilmek için, serginin girişindeki “Şato” çalışması da çok iyi bir örnek oluşturuyor.

Eğitim programında çocuklarla gezilen eserlerin seçimi yaş gruplarına uygunluğun yanı sıra, sanatın farklı malzemelerle yapılabilir olduğunu gösteren ve çocukların fikirlerini kolayca ifade edebileceği çalışmalardan seçilmiş.

Program kapsamında gezilen çalışmalardan bir tanesi ise "İnsanlık Anıtı – Yardım Eden Eller". Heykeltıraş Mehmet Aksoy tarafından yapılan ve iki insanın birbirine ellerini uzattığı heykel, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kaldırılmasını istemesinden sonra 2011 yılında yıkılmıştı. Wouter Osterholt ve Elke Uitentuis'in çalışmasında, yıkılan heykelin el kısmından ilham alarak büyük bir alçı eli sokaklarda gezdiriliyor, insanların alçıdan ellerle çeşitli semboller yapması isteniyor.

Daha sonra bu eller, yıkılan anıtın olduğu yere konuluyor ve bu eller de kaldırılıyor. Çocuklarla bienal programı kapsamında gezilen bu eserde, barış işaretinden rock müzik simgesine, farklı işaretler yapan ellerin neden bir arada olduğu konuşuluyor. "Beğenmediğiniz arkadaşınızın eserini yıkar mıydınız?", "Farklı anlamları olan ellerin bir arada olması konusunda ne düşünüyorsunuz?" gibi sorular aracılığıyla çocuklarla sanatçıların çalışması konuşuluyor. 

Antrepo no.3'teki sergi turunun ardından, mekanın girişindeki atölye bölümüne geçiliyor. Bu bölüme bitişik olarak sergilenen, Maya Ersan ve Jaimie Robson'un "Oyuna Gel" çalışması  inceleniyor. Beyaz kağıtlardan oluşturulan bir şehir olan, aynı zamanda Gezi Parkı olaylarındaki çeşitli simgelerin de yer aldığı bu kağıt şehir, elinizde gezdireceğiniz ışıklarla oluşturulan gölgelerle canlanıyor. Ziyaretçileri gölgelerle oyun oynamaya davet eden bu çalışmada, çocuklar hem gölgeler yapabiliyor, hem de şehrin içine girerek kendi gölgeleriyle şehri gezebiliyor. Çalışma sırasında fiziksel gölgelerimiz dışında, topluma ve çevremize yansıttığımız, düşüncelerimiz ve duygularımızdan oluşan gölgelerimizin olup olmadığı tartışılıyor ve programın bitiş çalışmasına geçiliyor.

Çocukların kendilerini ifade etmesine olanak sağlayan son çalışmada, çocuklar kendi fotoğraflarını, yani fiziksel varlıklarının simgesini duvara yapıştırıyor.  Toplumdaki temsiliyetlerini simgelemek amacıyla vücutlarını kalemle çiziyor, düşünce balonları ile ise fikirlerini yazıya döküyor.

Sanatın ve sanatı yorumlamanın öznel bir süreç olduğu fikrinden yola çıkılarak, çocuklara eserleri tek taraflı olarak anlatma değil, kendilerini ifade etme alanı yaratma olanağı sunan 13. İstanbul Bienali Çocuk ve Genç Eğitim Programı, 20 Ekim'e kadar 3 bine yakın çocuğa ulaşmayı hedefliyor.

Mekân: Antrepo no.3

Yaş grupları:  8–11 / 12–14 / +15

Tarihler

Eğitim programı, bienal sonuna kadar haftada 6 gün, salı, çarşamba, cumartesi ve pazar günleri 4 grup, perşembe ve cuma günleri ise 3 grup olarak uygulanıyor.

Program kapsamında hafta içi seansları okullara, hafta sonu seansları ise bireysel başvurulara ayrılmış. Kurban Bayramı dolayısıyla, 15 Ekim 2013 Salı ve 18 Ekim
2013 Cuma arasındaki günlerde bireysel başvurular kabul edilecek, bunun yerine 11 Ekim Cuma günü devlet okullarına özel kontenjan açılacak.

Eğitim saatleri: 10.00-12.00, 12.30-14.30, 15.00-17.00, 15.45-17.45*

Katılım

Gruplar en fazla 25 kişiden oluşacağı için rezervasyon önceliği gözetiliyor. Bu çalışma ücretsiz gerçekleştiiriliyor.

Rezervasyon

Hande Tönük
T: (0212) 334 08 24
M: (0549) 775 47 48
E-posta: hande.tonuk@iksv.org
(hafta içi: 10.00-18.00)

*15.45-17.45 grubu yalnızca salı, çarşamba, cumartesi ve pazar günleri geçerlidir

Yorumları Göster

Yorum Yap

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir