‘Görünmez Müzisyenler’i görmek için son günler

Belçikalı vakıf Automatia Musica Foundation bünyesindeki 250 mekanik müzik kutusundan özenle seçilen 80 parçanın yer aldığı ‘Görünmez Müzisyenler’ sergisi 29 Mayıs’ta sona eriyor. Avrupa ve Kuzey Amerika’da 12’den fazla ülkede üretilen parçalara yer verilen sergi Rahmi M. Koç Müzesi’nden bir sonraki durağı Hong Kong’a doğru yola çıkacak.

Avrupa müzik kültürünün önemli bir parçası olan ve Belçikalı vakıf Automatia Musica Foundation’ın özenle seçtiği 80 parçadan oluşan ‘Görünmez Müzisyenler’ (Invisible Musicians) sergisi 29 Mayıs, Pazar günü Rahmi M. Koç Müzesi’ne veda ediyor.

Automatia Musica Foundation’ın ‘mekanik müzik bilincinde bir yolculuk’ ana fikriyle bir araya getirdiği koleksiyonda müzik otomasyon sistemleri ve mekanik enstrümanlar, 1750’lerden günümüze müzik tarihini, mekanik ve mühendislik ağırlıklı yanıyla yansıtıyor. Aletlerin kusursuz biçimde çalışır durumda olması da dikkat çekiyor. Sergideki 80 laterna, org ve birçok farklı müzik kutusu ile mekanik müzik aletleri, vakıf bünyesindeki süslemeleriyle görülmeye değer bulunuyor.

2 milyona yakın ziyaretçi

Belçika, Tayvan, Lüksemburg, Malezya, Singapur, İspanya, Portekiz, Fransa, Yunanistan, Meksika, İtalya ve Fas gibi Avrupa, Amerika ve Uzakdoğu’da 25 ayrı şehirde 1995 yılından bu yana gerçekleşen sergi için Türkiye’den Rahmi M. Koç Müzesi seçildi. Yurtdışında 1 milyon 880 bin kişiye ulaşan ‘Görünmez Müzisyenler’ diğer ülkelerde daha önce ‘18. yy’da Salon’, ‘Sokakta… Panayırda…’, ‘Manuel Zamanlar’, ‘Orkestrasyon ve Benzersiz Senfoni’ gibi geleneksel başlıklarla sergilendi.

Automatia Musica Foundation hakkında:

1994 yılında Belçikalı işadamı Georges Dutry ve arkadaşları tarafından kurulan vakfın yönetim kurulu İsviçre, Fransa, Almanya, Belçika ve ABD’den koleksiyonerlerden oluşuyor.  Üyeler, gramofonlar, laternalar ve piyanolara kendilerini adadı. ‘Görünmez Müzisyenler’ sergisi dünyayı Ortaçağ halk ozanları gibi dolaşıyor ve bu ‘yaşayan’ sergi, müzik aletlerinin hikayelerini anlatıyor. 1995 yılında Brüksel Solvay Kütüphanesi’ndeki ilk başarılı sergiden sonra objeler Asya ve Avrupa’da dolaşmaya devam ediyor. Sergideki müzik kutluları, laternalar ve orglar toplumun tüm katmanlarında eğlencenin kaynağı olurken, 18. ve 19. yy yaşamının da bir yansımasına dönüşüyor. Ziyaretçiler, objelerin orijinalliği ve çeşitleriyle birlikte estetik güzelliklerine de şahit oluyor. 

Rahmi M. Koç Müzesi hakkında:

Rahmi M. Koç Müzesi Türkiye’de Ulaşım, Endüstri ve İletişim tarihine adanmış ilk önemli müzedir. Lengerhane binası ve Hasköy Tersanesi olmak üzere iki tarihi bina ile hali hazırda 11.250 m2’lik kapalı alana sahiptir. Müze, 1991 yılında alınan Lengerhane Binasında kurulmuş; binanın restorasyonu Garanti Koza firması tarafından yapılmıştır. Aralık 1994’de açılan müzenin ilk bölümünün süratle büyümesi ile 1996 yılında Haliç’in kıyısında, Hasköy Tersanesi alınmıştır. 14 terk edilmiş bina ve tarihi kızak orijinaline sadık kalınarak restore edilmiş, müzenin ikinci kısmı Temmuz 2001’de açılmıştır. Müzenin koleksiyonu, gramofon iğnesinden gerçek boyutlarda gemilere ve uçaklara kadar uzanan binlerce objeyi içermektedir. Yaklaşık 17 bin metrekarelik açık alanda ise Fenerbahçe Vapuru, Liman II buharlı römorkör, Kont Ostrorog teknesi, Tekel 15 takası, Hasköy-Sütlüce Demiryolu ve İstasyonu, Elmalı Barajı buharlı pompa motorları, B-24 uçak ‘Hadley’s Harem’, Turgut Alp Maçunası, Jet Provost T3A küçük yolcu uçağı, DC 3 yolcu uçağı, çift katlı otobüs double decker 1962 AEC Routemaster–Londra ve atlı karınca ile çocuk oyun alanı bulunmaktadır. Ziyaretçiler, Fenerbahçe Vapuru Büfesi, Coca Cola Büfesi, Demlik Kafe, Café du Levant ve Halat Restaurant’ta yemek yiyebilir. Rahmi M. Koç Müzesi, pazartesi hariç her gün, hafta içi 10.00-17.00, hafta sonu ve resmi tatillerde ise (1 Ekim – 31 Mart) 10:00-18:00 (1 Nisan – 30 Eylül) 10:00-20:00.

Müzeye giriş yetişkin için 12,5 TL, öğrenci için ise 6 TL’dır.