21. Yüzyılın Dünyası İçin İnovatif Eğitim

Charlie Murphy ve Peggy Taylor tarafından kurulan Partners for Youth Empowerment (PYE) (Gençlik Güçlendirme Ortaklığı), global bir hareket olarak, yaratıcılığı ve sosyal/duygusal becerileri ön plana çıkaran bir eğitimi savunuyor.

Günümüzde teknoloji çok büyük bir hızla ilerliyor. Fakat, eğitim alanına baktığımızda, eğitimin kalite ve inovasyon açısından çok zayıf kaldığı görülüyor. Eğitim, değişen dünyanın parametrelerine uyum sağlayamıyor. Sonuçta, öğrenciler modern iş dünyasının ihtiyaçlarına karşılık vermekte zorlanıyor.

Yine de, umut veren bazı girişimlerden söz etmek mümkün. Partners for Youth Empowerment (PYE) (Gençlik Güçlendirme Ortaklığı), yeni bir eğitim modelini tüm dünyada yaygınlaştırmaya çalışıyor. PYE, Yaratıcı Ders Eğitimi serileri yürüterek, öğretmenlerin, öğrencileri ile iletişim kurarken Yaratıcı Topluluk Modeli adı verilen bir paradigmayı uygulamasını sağlıyor.

PYE’nin uyguladığı eğitim modelinin temel dinamikleri:

  • Yaratıcılık
  • Sosyal/Duygusal Beceriler
  • Deneysel Öğrenme
  • Güçlendirici Sanat Teknikleri

Bu model, yaratıcı yöntemleri, deneysel öğrenmeyi ve güçlendirici sanat tekniklerini, 20 yıllık bir tecrübeye dayanarak, bir araya getiriyor. Bu model her insanın yaratıcı olduğu fikrine dayanıyor. Buna göre, öğretmenlerin profesyonel sanatçı olmaları gerekmiyor. Yine de, ders programlarında sanat temelli pratikler kullanmaları pekala mümkün.

PYE kapsamında İngiltere, Yunanistan, güney Kore, Jamaika, Kanada ve ABD’de öğretmenler, öğretme metotlarını değiştirdiler. Yaratıcı, sanatla yakın temaslı eğitim ortamına yöneldiler ve çok olumlu sonuçlar aldılar. Bu konuda yapılan pek çok araştırma, yaratıcı eğitime fırsat veren metotlarla, öğrencilerin başarısının artığını gösteriyor. Hatta, öğretmenlere göre sonuçlardaki başarı hızını hayret edilecek derecede yüksek:

Peggy Taylor’a göre, öğretmenler sadece tek günlük bir atölye çalışma ile sınıftaki eğitimde büyük değişimler yaratabilir.[1] Peggy Taylor, eğitimde bir değişim yaratmak için biraz yaratıcılık ve biraz da cesaret göstermenin yeterli olduğunu belirtiyor.

PYE’nin eğitim serilerine katılan öğretmenlerden biri olan Sam Nelson, bu çalışmadan çok büyük heyecan duydu ve hemen ertesinde lise öğrencileri ile derin yaratıcı yazma etkinliği gerçekleştirdi. Sonuç inanılmazdı. Öğrenciler, bir dizi farklı bakış açısından yaklaşımlarla adeta bir performans savaşına girdiler ve çok güzel çalışmalar ortaya koydular.

PYE’de yönetici müdür olarak görev yapan ve Yaratıcı Sınıf Eğitimleri hareketine öncülük eden Gwyn Wansbrough, zamanın kilit nokta olduğunu vurguluyor. Gwyn Wansbrough, öğretmenlere en hızlı biçimde bu eğitim modelini aktarmaya odaklandıklarını ve öğretmenlerin bulundukların ortamın şartlarına cevap verecek kapasiteye ulaştırmayı hedeflediklerini belirtiyor.

Eğitim serilerine katılan diğer bir öğretmen, Nicoleta Foli ise öğrendiği metotlar sayesinde öğrencilerinin sanatsal becerilerini göstermeye başladıklarını, hatta sınıfta ilgisiz, derslerinde zayıf öğrencilerin artık seslerinin güçlü bir biçimde duyulduğunu anlatıyor.

PYE’nin çalışmalarına katılan öğretmenler, değerlendirme formlarında şöyle yorumlarda bulundular:

“Yaratıcı aktiviteler, üretkenliği artırıyor. Öğrenciler de bunu çok iyi beceriyor.”

“Öğrenciler görünüşte basit aktivitelerle başlıyorlar, fakat sonuçta devasa işler çıkarıyorlar. Bu da inovasyona değer biçmeyi ve öğrenmeye girişmeyi öğretiyor.”

“Öğrencilerin risk almaya kendilerini hazır hissettikleri güvenilir ortamlar yaratmak o kadar önemli ki… Yaratıcı risk oluşturmayı ve katılımın önündeki engelleri ayırt etmeyi zamanla öğrendim.”

“Bu çalışma, genç insanların hem kendi duyguları hem de başkalarının duygularını anlamalarına yardımcı olacak yeni bir yöntem kullanmamı sağladı. Bu da, çelişkilerin çözümünde büyük fark yaratacaktır.”

Öğretmenler, sınıflarını daha aktif ve yaratıcı bir ortama dönüştüren yöntemler kullandıkça, öğrencilerin okulda, işte ve hayattaki başarıları da artıyor.

Google tarafından sponsorluğu yapılan 2015 Ekonomik Akıl Birimi raporu[2], “Beceri Ajandasını Yürütmek: Öğrencileri Geleceğe Hazırlamak,” araştırmaya katılan yöneticilerin %52’sinin beceri zayıflığının kurumsal performansı olumsuz etkilediğini gösteriyor. Raporda, bu zayıflığın üstesinden gelmeye çalışan diğer kuruluşların yanı sıra PYE; problem çözme, ekip çalışması, iletişim, yaratıcılık ve liderlik değerlerine yaptığı vurguyla yer alıyor. PYE, Yaratıcı Topluluk Modeli’ndeki yaklaşım; empati, nezaket, yaratıcılık, güven, liderlik ve dayanışma gibi değişim gücü taşıyan değerlerle mükemmel bir uyum gösteriyor.

21. yüzyılın dünyasına uygun becerileri açığa çıkarma ihtiyacı doğrultusunda, PYE’nin Yaratıcı Sınıf Eğitimleri Avrupa ve başka bölgelerde yaygınlaşmaya devam ediyor. Wansbrough, PYE’nin değişime susamış pek çok öğretmenin taleplerine cevap verdiğini belirtiyor: “Dünyanın her tarafında öğretmenler, inovasyon için hazırlar ve öğrencilerini dışarıda onları bekleyen dünya için hazırlamak için sabırsızlanıyorlar.”

 

[1] https://www.virgin.com/entrepreneur/creative-classrooms-give-students-skills-and-hope-21st-century-success

[2] http://googleforeducation.blogspot.com.tr/2015/04/the-skills-agenda-preparing-students.html