Ahtapotlar su altı dünyasının en esnek canlılarıdır. 2 ile 2,5 cm genişliğindeki bir yerden bile geçebilirler. Ağız çevresinde, üzerinde 2 sıra vantuz bulunan 8 adet, benzer yapıda güçlü bacak ve kolları bulunur. Kemikleri ya da kılçıklarının olmaması onlara böyle avantajlar sağlamakta. Ahtapotun yumurtasının her biri bir kapsülle muhafaza edilir. Yumurtalar salkım şeklinde bir küme meydana getirir. Her kapsülün bir ucu taşa veya başka bir zemine bağlanır. Dişi ahtapot yumurtaların üzerine kuluçkaya yatar. Açlıktan ölme pahasına yumurtalarını terk etmez. Hatta zorda kaldığında bacaklarından bir kaçını yiyebilir. Yumurtadan doğrudan doğruya ergine benzer yavrular çıkar. Bu yavrular sinir sisteminin kontrolü altında kasılarak veya gevşeyerek seri bir şekilde renklerini değiştirerek bulundukları ortama adapte olurlar.
Çiftleştikten sonra neredeyse hiç beslenmezler. Bu nedenle, kısa ömürlüdürler. Dişiler, yumurtladıktan çok kısa süre sonra ölürler. Erkekler ise yumurtlama döneminden daha önce ölürler.