Bebeklerin mizacı hakkında uyanık, uykucu, mutsuz, sinirli, kucaklanmayan olmak üzere beş tipte tanımlama yapılmaktadır. Bu mizaç özellikleri ne anlama gelmektedir?
Bebekler etraftaki seslere, açlığa ve huzursuzluğa tepkileri, ısı değişmelerine ve dokunmaya duyarlılıkları, uyku gereksinimleri, ağlamaları, yatıştırılmaları ve bakım veren kişiyle etkileşimleri açısından çok önemli farklılıklar gösterirler. Anne babanın görevi bebeğin tüm bu davranışlarının ne olduğunu anlamaya çalışmaktır. Doğumdan sonraki ilk birkaç hafta içinde bebeklerin mizacı açısından farklılıklar gösterirler.
MEB hazırladığı Çocuğun Gelişimi konusunda hazırladığı kaynakta şu bilgilere yer veriyor. Bir araştırmaya göre bebeklerin mizacı konusunda 5 tip vardır:
Bebeklerin Mizacı Nelerdir?
1- Kucaklanmayan Bebekler
Çoğu bebek yetişkinlerle yakın ve sıcak temastan hoşlanırlar. Oysa kucaklanmayı sevmeyen bebekler, fiziksel olarak sınırlanmaya ve kollar arsında sıkışmaya tahammül edemezler. Hareketlidirler ve genellikle ayaklarını özgürce hareket ettirmekten hoşlanırlar. Kucaklanmaktan daha çok göz teması kurmayı tercih ederler. Kendi yerlerinde yatarlarken öpülmekten ve elleri ile ayaklarını oynatarak hareketler yaptırılmasından hoşlanırlar.
Bebek Masajı Ebeveyn-Bebek Arasındaki Bağı Kuvvetlendirir
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Amerikan Pediatri Akademisi Üyesi Dr. Hayriye Aygar, masaj hakkında şunalrı söylüyor.
Masaj bebekle anne arasındaki duygusal bağı güçlendiren, bebeğin tüm bedensel sistemleri üzerinde olumlu etkisi olan güçlü bir iletişim yoludur. Anne ve bebeğin birbirleri ile tanışıp ilişkiyi başlatma ve geliştirmesi için önemli bir role sahiptir.
Anne karnında uzun süre sıvı içinde olan bebeklerin, doğduktan sonra kaslarının esnemesi ve hareketlerinin koordine olması gerekir. İşte bu gelişme döneminde masaj çok yararlı ve önemlidir.
Masajın yararları
- Masajın özellikle erken doğmuş bebekler üzerinde büyüme, gelişme ve vücut fonksiyonları üzerinde olumlu etkileri görülmüştür.
- Masaj besinlerin sindirimini kolaylaştırarak bebeğin büyüme ve gelişimini hızlandırır.
- Kan dolaşımını ve nefes almayı geliştirir, gaz ve koliği azaltır.
- Bağışıklık sistemini güçlendirir, enfeksiyonlara karşı korur.
- Uyku düzenine katkıda bulunur.
- Motor gelişme ve koordinasyonunu geliştirir.
- Anne ve bebek arasındaki bağları güçlendirir.
2- Mutsuz Bebekler
Uyku, uyanıklık ve açlık gibi farklı durumların birinden diğerine geçmeleri çok zordur. Bebek aslında yorgun ve huysuzdur fakat uykuya dalacak kadar rahatlayamaz. Açlıktan dolayı ağlayıp sızlanır ancak yinede emmekten hoşlanmaz. Karnı tok ve uyanık olduğu zaman da çok sosyal değildir. Kucakta tutulmaktan ve kendisiyle konuşulmasından, karyolasına geri götürülmekten hoşlanmaz. Elleriyle oynamaya başlaması ve gülümsemesi geçtir. Görünürde bir neden yokken bebeğin sürekli ağlaması kendinizi yetersiz hissetmenize yol açabilir. Sabırla ona daha yakın olmaya ve sevginizi göstermeye çalışırsanız onun daha mutlu olmasını sağlarsınız. Bebeğinizin mutsuz bir bebek olup olmadığına karar vermeden önce onu yeterli derecede sıcak tutup tutmadığınıza yeteri kadar beslenip beslenmediğine, yumuşak bir şeye sardığınızda rahat uyuyup uyumadığına dikkat edin.
3- Sinirli Bebekler
Sinirli bebekler uyarıcılara karşı hemen tepki verir, ürker, huzursuzlaşır ve ağlarlar. Uyarıcı, hapşırma gibi kendi bedeninden ya da ses gibi dışardan gelen bir uyarıcı olabilir. Bu bebekleri alışsın diye korktukları durumlarla karşılaştırarak korkmamayı öğretemezsiniz. Sinir sistemleri aşırı hassas bebekler oldukları için bazen siz hiçbir şey yapmadığınızı düşündüğünüzde bile ağlayabilirler. Bu nedenle bebeğe katlanabileceği düzeyde uyarıcı sunulmalıdır. Bebeğin sinir sistemi olgunlaştıkça zaten daha fazla uyarılmayı karşılayabilecek hale gelecektir. Bu tür bebeklere bakarken telaşlı olmamak gerekir. Bebeğin altını açarken, bebeği taşırken ve kaldırırken acele edilmemeli ve bebeğin başı elle desteklenerek kendini güvende hissetmesi sağlanmalıdır. Bebeği dikkatlice sarar ve uyumaya bırakırsanız fiziksel uyarılmayı en aza indirmiş olursunuz.
Sinirli Bebek Nasıl Sakinleştirilir?
- Tıpkı her çocuğun farklı olduğu gibi, her öfke de farklıdır. Hiçbir yöntem her çocuk için her seferinde işe yaramayabilir. Bunun için birden çok yöntem önerilmektedir. Çocuğunuz için uygun olanı bulmalısınız.
- Sakince sarılmayı teklif edin. Sevginizin ve şefkatinizin ifadesi, bunalmış hisseden bir çocuğa güvence verebilir.
- Dikkatini dağıtın. Örneğin, çocuğunuzun kardeşi oyuncağını kaçırdıysa, ona başka bir tane önererek öfkesini sonlandırabilirsiniz. Dikkat dağıtma yöntemi, küçük çocuklarda işe yarar.
- Öfke nöbetini görmezden gelin. Odada kalmalı, fiziksel ve duygusal olarak erişilebilir olmalısınız. Bununla birlikte onunla doğrudan iletişim kurmayabilirsiniz. Bu daha çok büyük çocuklarda işe yarar.
- Çok kısa bir “zaman aşımı” yapın. Zaman aşımı yüklü bir terimdir, bu yüzden bu yöntemin ne olmadığı konusunda net olalım. Bu, çocuğunuzu köşede bekletmek veya onu ceza odasına göndermek anlamına gelmez. Çocuğa sakin bir sesle sakinleşmesini bekleyeceğinizi ve tekrar konuşmayı dört gözle beklediğinizi söylemeniz anlamına gelir. Bu yöntem özellikle kendinizi bunalmış hissettiğinizde faydalıdır.
4- Uykucu Bebekler
Bu bebekler de dış dünyaya geçişi sürekli uyuyarak geciktirmeye çalışırlar. Bebek sorunsuzdur, bir talepte bulunmaz ancak beslemek için çoğunlukla uyandırmak gerekir. Etrafında olup bitenlerle ilgilenmez. Bebeğin tepkisizliği hayal kırıklığı yaratsa da genellikle bakımı kolay bebeklerdir. Bu bebeklerin yeterli beslenebilecek kadar uyanık kalmalarını sağlamak gerekir.
5- Uyanık Bebekler
Zamanlarının büyük kısmını uyanık geçirdikleri ve sürekli etrafı gözledikleri için genellikle gelişimleri daha hızlıdır. Uyanık oldukları zaman ilgi bekledikleri için bakıcıyı zorlar ve daha fazla zamanını alırlar. Bu bebekleri taşıyabileceğiniz bir şeye yatırarak gittiğiniz odaya götürmek işi kolaylaştırabilir. Kucağınızda gezerken etrafı seyretmekten çok hoşlanırlar. Karyolasına bir şeyler asmak veya yere yatırıp etrafına bakabileceği şeyler koymak bu bebekleri bir süre için oyalar.
Bebeklerde Uyku Sorunu İçin Öneriler
Bebeklerde uyku sorunu ebeveynlerin en çok şikayet ettikleri konuların başında gelir. İyi bir uyku sağlıklı bir bebek anlamına geldiğine göre bu sorunu çözmek gerekir.
Bebeklerde uyku sorunu önemlidir. Uyku yeni doğanların, bebeklerin ve küçük çocukların yaşamında önemli bir rol oynar. Yetişkinlerde olduğu gibi bebeklerde de uyku, vücudu ve aklı rahatlatıp dinlendirir. Uyku sırasında büyüme hormonu düzeyinin arttığı, protein sentezinin hızlandığı ve sinir sisteminde yeni yolların oluştuğu kanıtlanmıştır. Dolayısıyla bebeklere “uyusun da büyüsün” demek kesinlikle yanlış değildir. Uyuyan bebek o günkü deneyimlerini baştan yaşar ve oynarken ya da öğrenirken edindiği yeni becerileri belleğine alır. Bu nedenle bebeklerin kesintisiz uyumasını sağlamak oldukça önemlidir. İyi uyumuş bir bebek, yeni şeyler öğrenmeye daha istekli ve daha zinde bir halde güne başlar.
İyi Bir Uyku İçin Ne Yapılabilir?
Bebeğinizin uyku ile uyanıklık arsındaki farkı anlaması için, davranışlarınızla yardımcı olabilirsiniz. Uyanıksa onu yatağından alıp kucaklamalı ve onunla oynamalısınız. Böylelikle bebek yatakla uyku arasında bir bağlantı kuracak, yatağa girdiği zamanlarda uyuması kolaylaşacaktır.
- Yatağı loş ama sabahları güneş alan bir odaya alınmalıdır.
- Uykudan bir saat önce iyi bir banyo yaptırılmalıdır.
- Uykudan hemen önce karnını doyurulmalı ve gazı çıkarılmalıdır.
- Altını kuru tutan bezler tercih edilmelidir.
- Yatağında rahat olmasına özen gösterilmelidir.
- Sabahları erken ve hep aynı saatte kaldırılmalıdır.
- Öğle uykusuna yatırıldığında, hava kararmadan önce onu uyandırılmalıdır.
- Akşamları aynı saatte yatırmaya özen gösterilmelidir.
- Müzik dinletmeniz ya da kitap okumanız, çabuk uyumasına yardımcı olabilir.
- Gece emzirmesini sessiz bir ortamda ve karanlıkta yapmaya çalışın.
Tüm bebeklere mutlu ve huzurlu bir yaşam diliyoruz.