Uyku bozuklukları okul öncesi çocuklarda ve okul çağındaki çocuklarda görülebiliyor. Hastalık, beslenme, fiziksel aktivite gibi etmenlere bağlı olan uykusuzluk problemi kısa sürede düzelebildiği gibi, psikolojik etmenlere dayalı bozukluklar uzun süre çocukları etkileyebiliyor.
Çocuklarda uyku bozukluğunun en sık rastlanan türleri arasında uyku terörü, kabuslar, uykuda yürüme ve sayıklama geliyor. Kaygı bozukluğu, stres, psikolojik ya da fizyolojik sorunların yol açabildiği bu bozuklukların uzun sürmesi durumunda, çocuğun profesyonel yardım alması şart haline geliyor.
Çocukların gün içi aktivitelerde isteksiz davranmasına yol açan, kaygı bozukluklarını artıran ve okul başarısının düşmesine yol açabilen uyku bozukluklarının nedeninin iyi teşhis edilmesi önem taşıyor.
Çocuklarda Sık Görülen Uyku Sorunları
- Uyku Terörü
Çocuklarda görülen uyku terörü rahatsızlığı, çocuğun sıklıkla kötü rüya ve kabus görmesi durumudur. Uykusundan uyanan çocuk farklı tepkiler verebilir. Gördüğü rüyanın etkisine bağlı olarak; sessiz kalabilir, ağlayabilir ya da çığlık atabilir. Uyku terörü problemi yaşayan çocuklarda hızlı kalp atışı ve hızlı teneffüs görülür. Uyku terörü ile mücadele eden çocuklar, çoğunlukla olayın üzerinden zaman geçtikten sonra yaşananları hatırlamaz. Uyku terörü en sık olarak 4-12 yaş aralığındaki çocuklarda görülür.
- Kabus Bozukluğu
Rüya kaygısı bozukluğu olarak da bilinen kabus bozukluğu çocuklarda genellikle sabaha karşı görülür. Uykunun niteliğini düşüren ve çocukların yalnız uyumaktan korkmasına da yol açabilen kabus bozukluğu hemen her çocukta görülür. Ancak bu noktada belirleyici olan, kabus bozukluklarının sıklığıdır. Çocuğun çok fazla kabus görmesi ve uyku bozukluğunun ciddi noktalara ulaşması durumunda, psikolojik tedavi uygulanması gerekli hale gelir.
- Uykuda Yürüme (Uyurgezerlik)
Uyurgezerlik ya da uykuda yürüme ve sayıklama, çocukluk döneminde görülen ve psikolojik sorunlara bağlı olarak ortaya çıkan bir uyku bozukluğudur. Uyurgezerlik nöbetleri çocuklarla ortalama 10-15 saniye sürmekle birlikte, bazı durumlarda uzun nöbetler de görülebilir. Nöbet sona erdiğinde, çocuk yaşananları unutmuş olabilir. Uyurgezerlik sorunu çoğunlukla çocuğun ergenliğe ulaşmasıyla birlikte sona erer. Ancak bazı durumlarda bu uyku bozukluğu devam edebilir. Çocuk açısından tehlikeli olabilen bu uyku bozukluğuna karşı psikolojik ve nörolojik tedavilerin uygulanması oldukça önemlidir.
Uyku bozuklukları çocukların okul başarısını, arkadaşlarıyla ilişkilerini, günlük aktivitelerini ve özellikle erken yaşta karakterlerini doğrudan etkileyebilir. Bu nedenle, uyku bozukluğu sorunu yaşayan çocukların kısa süre içerisinde tedavi edilmesi oldukça önemlidir.