Çocuklar çevrelerini tanımaya ve dış dünyayı algılamaya çalışırken evde ve dışarıda hayati boyutlara varabilecek pek çok tehlike ile karşılaşabiliyorlar. Çocukluk çağında yaşanan kaza ve travmalar gelecekte de önemli sorunlara neden olabiliyor. Memorial Hizmet Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Ş. Seda Öz, çocukların kaza ve yaralanmalardan korunması için anne babalara önerilerde bulundu.
Kazalar çocuklarda yaş ve gelişim düzeylerine göre farklılık gösterir
Çocuklar sıklıkla düşme nedeni ile yaralanma riski, trafik kazaları sebebiyle de hayati tehlike ile karşı karşıya kalmaktadır. Zehirlenme, yanık, boğulma, yabancı nesneleri yutma ve tıkanma, ateşli silahlar ile yaralanma diğer kaza çeşitleri arasında sayılabilir. Kazalara çocukluk döneminde daha sık rastlanır. Çocuklarda kaza ve yaralanma sonucu ölüm oranı oldukça yüksektir. Görme alanlarının yeterince gelişmemiş olması, öğrenme ve araştırma merakları, seslerin yerini belirleme yeteneklerinin gelişmemesi, yardım almaksızın kendini denetleme davranışının gelişmemesi riski artıran faktörlerin başında gelmektedir.
Tıkanma ve yanık riski
Süt çocukluğu döneminde (0-12 ay) hızlı bir motor gelişim süreci yaşanır. Dönme, oturma, emekleme, yürüme ve tırmanma bu dönemde kazanılan fiziksel yeteneklerdir. Bilişsel gelişim süreci bu hızlı fiziksel gelişimin gerisinde kalır. Bu yaş grubunda en sık görülen yaralanma türü düşmedir. Tıkanma, suda boğulma ve yanık riski de artmaktadır.
Boğulma ve zehirlenme riski
Oyun çocukluğu döneminde (1-4 yaş), bağımsızlık duygusu gelişmeye başlar. Hareket kabiliyetleri daha da artmıştır. Çevredekileri keşfetme isteği baskındır. Duyu yeteneğinin sınırlı olmasına rağmen hareketliliğin ve merak duygusunun artması nedeni ile düşme riski oldukça yüksektir. Bu dönemde yanık, suda boğulma, zehirlenme riski de artabilmektedir.
Oyun alanı ve bisiklet kazaları
Okul çocukluğu döneminde (5-9 yaş), fiziksel gelişimin yanında mental gelişim de hızlanmaktadır. Ancak halen tehlikeyi tanımak için yeterli deneyimi yoktur. Karar verme becerisi tam olarak gelişmemiştir. Yaşıtlarının baskısı daha kolay risk almasına neden olmaktadır. Motorlu taşıt ve bisiklet kazası, yaya kazası, oyun alanı ve spor kazası sık görülebilmektedir.
Motorlu taşıt ve spor kazaları
Erken ergenlik döneminde (10-14 yaş) bağımsızlık duygusu belirgin olarak artar. Arkadaşları tarafından beğenilme, kabul edilme isteği ön plandadır. Yenilmezlik ve ölümsüzlük düşüncesinin egemen olması, kolay risk almaları kaza/yaralanma sıklığının artmasına neden olur. Bu dönemde daha çok motorlu taşıt kazaları ve spor kaza ve yaralanmaları görülebilmektedir.
Önceden alınacak tedbirlerle kazaların önüne geçilebilir
Kazalar kolaylaştırıcı risk etkenleri tespit edilerek önceden öngörülebilir ve bu doğrultuda alınacak önlemler ile kontrol edilebilir. Anne-baba çocuğun yaşadığı çevreyi onun gözünden değerlendirmeli, riskleri gözlemlemeli, çözümler üretmeli ve çeşitli önlemler ile ‘güvenli’ bir çevrede yaşamasını sağlamalıdır. Çocukların başına bu tür kazalar geldiğinde eğer biliniyorsa gerekli ilkyardım uygulanmalı ve en kısa sürede donanımlı bir sağlık merkezine başvurulmalıdır.