Çocuk Gelişimi

Depresyonda Olan Çocuğa Nasıl Davranılmalı?

Depresyonda olan çocuğa nasıl davranılmalı? Çağımızın hastalığı olarak bilinen depresyon, yalnızca yetişkinleri etkileyen bir durum değil. Son dönemlerde, çocuklarda da depresyon vakalarına sıklıkla rastlanıyor. Saldırgan davranışlar sergileme, kendine zarar verme eğilimi, uyku bozuklukları ve sebepsiz ağlama gibi durumlar, çocuklarda görülen depresyonun tipik bulguları olarak karşımıza çıkıyor.

Depresyon gibi sağlık sorunlarının yetişkinlerin yanı sıra çocukları ve bebekleri de etkileyebilir. Ebeveynlerin çocuklarda görülen ruh ve sinir hastalıkları konusunda dikkatli olması bu noktada büyük önem taşıyor. Uzun süren üzüntü ya da stres durumlarıyla, yaşanan travmalar çocukları depresyona sürükleyebiliyor.

Çocukları depresyona iten nedenlerin başında; baskı, stres, ev içi şiddet, cinsel istismar ve akran zorbalığı geliyor.

Bebeklerde Depresyon Belirtileri

Bebeklerde, duygusal yoksunluk nedeniyle depresyon görülebiliyor. Dil, zeka ya da sosyal gelişim konusunda yavaşlama ya da gecikme, bebeklerde depresyon belirtilerindendir. Bununla birlikte, iştah ve uyku sorunu ile çok sık ağlama gibi durumlar da bebeğin depresyonda olduğunun habercisi olabiliyor.

Depresyon Çocukları Nasıl Etkiliyor?

2-7 yaş aralığındaki çocuklarda görülen depresyon, çocukların içgüdüsel davranışlarını ortaya çıkarabiliyor. Ailesi ya da yakın çevresi dolayısıyla stres ya da üzüntü yaşayan çocuklar, altını ıslatma, duygu durumlarını ağlama nöbetleri, iştahsızlık, uykusuzluk gibi fizyolojik olarak gösterebildiği gibi; saldırgan davranışlar ve söylenenlerin aksini yapma şeklinde de kendilerini ifade edebiliyor.

7 yaş sonrasındaki çocuklarda görülen depresyonda ise çocukların derslerinde gösterdikleri başarı düştüğün gibi, saldırgan davranışlar ön plana çıkıyor. Uyum problemleri yaşayan çocuk, sosyal açıdan gelişemediği gibi, aile içerisinde de olumsuz davranışlar sergileyebiliyor.

Aileler Çocukların Ruh Sağlığı Konusunda Dikkatli Olmalı

Depresyonda olan çocuğa nasıl davranılmalı? Erken yaşta görülen depresyon, çocukların yetişkinlik döneminde de ciddi sorunlar yaşamalarına neden olabiliyor. Önemsenmeyen ya da geçici bir dönemsel sıkıntı olarak karşılanan çocuk depresyonu, beynin kimyasında yapısal değişikliklere yol açarak, kalıcı sorunlar oluşturabiliyor. Çocuklarda duygu durum bozukluğuna da yol açabilen bu durum, genetik yatkınlık taşıdığı gibi, çocuğun çevresindekilerden model alması ve bireysel özellikleri nedeniyle de tetiklenebiliyor.

Çocuklar Neden Depresyona Girer?

Ebeveynlerin, çocukların beden sağlıkları açısından gösterdikleri ilgiyi, ruhsal sağlıkları açısından göstermeleri de büyük önem taşıyor. Çocuğun ruh sağlığı ile yeterince ilgilenilmemesi, psikolojik rahatsızlıkların erken yaşta teşhis edilmesini engellediği gibi, çocuğun yetişkinlik döneminde daha ciddi sorunlarla karşılaşmasına yol açabiliyor. Bu noktada, ebeveynlerin çocukların yakından izlemeleri gerekiyor. Uzun süren kaygılı, stresli ya da mutsuz ruh halinde olması durumunda, bir uzmandan yardım alınması gerekiyor.

İstismar ve Şiddet Depresyona Yol Açabilir

Çocukların psikolojik ya da fiziksel şiddete maruz kalması çocukların depresyona girmesine yol açabiliyor. Ebeveynleri ile ilişkisi yeterince açık olmayan çocuklar, şiddete maruz kaldığında, başkalarıyla konuşma konusunda çekingen davranıyor. Arkadaşları, bir akrabası ya da tanıdığı bir yetişkin veya çocuk tarafından duygusal ya da fiziksel şiddete maruz kalan çocuklar içine kapanabildiği gibi, sinirli ve öfkeli bir ruh haline de bürünebiliyor. Şiddete maruz kalmak, bazı çocuklarda şiddet uygulamaya meyilli hale gelme durumu da yaratabiliyor.

Çocuklara yönelik cinsel istismar, çocuklarda depresyon, kendine zarar veren davranışlar gösterme ya da intihar meyilli olma gibi problemler yaratabiliyor. Cinsel istismara maruz kalan çocuklar; korktukları, tehdit edildikleri ya da kendilerini suçlu hissettikleri için, kendilerine yakın gördükleri insanlarla konuşma konusunda çekingen davranıyor. Çocukların büyük bölümü, yaşadıkları istismarı doğru şekilde yorumlayamadığı gibi, bir başkasına da anlatamıyor. Bu noktada ebeveynlerin çocuklarıyla açık bir ilişki kurması çok büyük önem taşıyor. Ebeveynlerin, çocuğun güvendiği bir yetişkinin ya da eğitimcilerin çocuklarla yakın ilişki kurması, çocukların cinsel istismarı anlatması konusunda önemli olduğu gibi, çocuğun depresyona girmemesi ve ruh sağlığını koruması açısından da büyük önem taşıyor.

Davranış sorunları yaşayan çocukların klinik görüşmeler aracılığı ile biyolojik ve psikolojik tetkiklerinin yapılması ve erken teşhis ile hızlı bir şekilde tedavinin gerçekleşebildiği gibi, ebeveynlerin çocukların ruhsal durumları ile gösterecekleri hassasiyetin, hayat kurtarıcı bir özellik taşıyor.

Ebeveynlerin Hayalleri, Çocukları Depresyona İtiyor

Depresyonda olan çocuğa nasıl davranılmalı? Gerçekleştiremediği hayallerini çocukları aracılığıyla gerçekleştirmeyi isteyen ebeveynler, çocuklarına yaptıkları baskı nedeniyle, çocukları depresyona itiyor.

Doktor, mühendis ya da sporcu olmak isteyip de olamayan ve bu hayallerini çocukları aracılığıyla gerçekleştirmeye çalışan ebeveynler ile çocukları hakkında en doğru kararı aldıklarına inanan ebeveynler, çocukluk depresyonuna yol açıyor.

Çocukları üzerinde büyük bir baskı kuran ebeveynler, özellikle ders çalışma konusunda çocukları zorladığı gibi, sınav stresi yaşanmasına da yol açabiliyor.

Çocuklar Erken Yaşta Depresyona Girebiliyor

Uzman Psikolog Deniz Aktan, çocukların erken dönemde sınav stresi yaşadığını ve ders kitapları ile vakit geçirmekten haya kurmaya vakit bulamadıklarını söyledi. Erken dönemde başlayan sınav kaygısı, çocuklarda depresyona neden olabildiği gibi, çocuğun istemediği bir kimliğe bürünmesine de yol açabiliyor.

Çocukların Kendi Hayali Olmalı

Ebeveynlerin, çeşitli nedenlerle gerçekleştiremedikleri hayallerini çocukları üzerinden gerçekleştirmek istemesi, çocukların istemediği alanlara yönelmesine yol açabiliyor.

Stres ve depresyonun yanı sıra, çocuklar hayatları boyunca mutsuz olacakları bir işi yapmak durumunda kalabiliyor. Bunun yanı sıra, ebeveynlerin çocuklara sağladıkları imkanlar ile çocukları üst düzey performans göstermek zorunda bırakmaması gerekiyor.

Çocukların Özgür Bırakılması Gerekiyor

Çocukların yeteneklerini fark edebilmesi, kendini geliştirebilmesi ve hayalini kurduğu şeyi gerçekleştirebilmesi için özgür bırakılması büyük önem taşıyor. Baskı altındaki çocuklar, hem zihinsel açıdan hem de sosyal açıdan kendilerini yeterince geliştiremediği gibi, başarısız olma korkusuyla hata yapmaktan korkan çocuklar, kendi sınırlarının farkına varamıyor.

Çocuklarına iyi bir gelecek sunmayı hedefleyen ebeveynler, çocukların hayallerine müdahale ederek, başarısız olmalarına ve depresyona girmelerine yol açabildiğinden, ebeveynlerin çocukları her alanda özgür bırakmaya dikkat etmesi ve çocukların her şeyden önce birey olmaya teşvik edilmesi önem taşıyor.

Yorumları Göster

Yorum Yap

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir