Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) tarafından 2015 yılında hazırlanan broşürde, cinsel cinsel istismar ve şiddetle karşılaşan çocuklar için bilgi notlarına yer verdi.
Eğitimciler, İstismardan Şüphelendiğinde Ne Yapmalı?
Eğitimcilere yönelik bilgilendirme yapan broşürde, “cinsel istismardan şüpheleniyorsak, ne yapmalıyız?” sorusuna, “Hem bir eğitimci olarak hem de çocuğun size güvendiği kişi olarak, bir an önce şüphenizi gerekli yerlere bildirip, başvuru yapmalısınız.” uyarısı yapılıyor.
- Çocuğa yardım etmek istiyorsanız; bir an önce istismar ortamından uzaklaştırmaksınız.
- Siz kanıt toplamak zorunda değilsiniz, bildirim yaptıktan sonra uzmanlar bu işle ilgilenecektir.
- Çocuklar bu konuda çok az yalan söylerler, onlara inanın.
- İstismarı fark ettikten ya da öğrendikten sonra ilk olarak aile ile iletişime geçmeyin. Çünkü genellikle aileler bu durumun saklı kalması için çocuğu cezalandırabilir, sizden uzaklaştırabilir ya da daha büyük sorunlar ortaya çıkabilir.
Örneğin, Çocuk İzleme Merkezleri bu konuda aile ile doğru iletişimin kurulması için özel çalışma yapmaktadır.
Eğitimciler, İstismardan Şüphelendiğinde Nereye Başvurmalı?
Eğitim-Sen tarafından hazırlanan broşürde, eğitimcilere “Çocuğa yönelik ihmal, fiziksel ya da cinsel istismar olduğunu düşünüyorsanız ya da bunlardan şüpheleniyorsanız, gerekli tedbirlerin alınması için, başvuruda bulunun” uyarısı yapılıyor. TCK’nin 279. maddesine göre bildirimde bulunmayan kamu görevlisinin cezalandırılacağı belirtiliyor.
Eğitim-Sen broşürüne göre, başvurulabilecek yerler şöyle:
- Okulun rehberlik öğretmenine (Okul öncesi kurumlarda rehberlik öğretmeni olmadığı için doğrudan okul idaresine)
- Okul İdaresine
- Rehberlik ve Araştırma Merkezine
- Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumuna
- Baroların Çocuk Hakları Merkezlerine
- Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şubesi birimlerine
İhmal ya da istismar ile ilgili başvuru telefon üzerinden ya da yazılı olarak yapılabiliyor.
Eğitimciler, İstismara Uğrayan Çocuğu Korumak için Ne Yapabilir?
Çocukların fiziksel ve cinsel istismardan korunması için, bilinçlendirilmesi büyük önem taşıyor. Bu konuda önemli çalışmalar yapan Mor Çatı tarafından hazırlanan broşürlerde çocuğun bedeni ve “dokunmanın türleri” hakkında bilinçlendirilmesini sağlıyor.
- Çocuklara bedenlerinin kendilerine ait ve özel olduğu, kimsenin zorla ve istemediği şekilde dokunamayacağı öğretilmedir.
- Yakınlık istemediğinde çocukların “hayır” deme hakkına sahip olduğu öğretilmelidir.
- Çocuğa iyi ve kötü davranışların neler olduğu öğretilmelidir.
- Çocuklar ana babalar ve öğretmenler arasındaki iletişim kanallarının sürekli açık olması sağlanmalıdır. Bu iletişim kanallarını açık tutmada sınıf öğretmenlerini ve rehber öğretmenler önemli rol oynayabilir.
- Çocuk herhangi bir istismar durumuyla karşılaştığında onu dinlemek ve duygularını anladığımızı hissettirmek önemlidir. Çocuğun özgürce konuşmasına izin vererek bir ilişki kurmak ve ortam sağlamak gerekir.
- Çocuğa ona inandığınız duygusunu vermek önemlidir.
- Çocuğun anlattıklarını abartılı tepkiler vermeden dinlemek gerekir.
- Çocuğun varsa suçluluk duygularını anlatmasına izin vermek gerekir. Bunun onun hatası olmadığını vurgulamak önemlidir.
- Çocuğa bu konuyu paylaştığı için duyulan memnuniyet dile getirilmeli ve konuşmasının doğru bir davranış olduğu vurgulanmalıdır.
- Çocuk Koruma Kanunu gereğince öğretmenlerin çocukların istismar edildiğine tanıklığı durumunda yargı yolunun açılması gerekmektedir. Öğretmenlerin bu konudaki yasal sorumluluklarına ilişkin farkındalığın arttırılması önemlidir.
Çocuklara yönelik cinsel istismarın önüne geçebilmek için, hem ebeveynlerin hem de eğitimcilerin bilinçlenmesi ve çocukları da bilinçlendirmesi büyük önem taşıyor.
(Kaynak: Bağımsız İletişim Ağı-Bianet)