Kategorisiz

Evde Köpek Beslemek

Köpeğin Tarihçesi

Canis familiaris tür adı olarak anılan köpeklerle biz insan türünün aslında birbirimize çok benzediği gerçeği evini köpeklerle paylaşan bizler için hiç şaşırtıcı değildir. Buna en somut sebep olarak her iki türün de çok fazla ortak noktası olduğu gösterilebilir.

Her iki tür de temelde gelişim süresince diğer canlıları avlayarak hayatta kalma savaşı vermiştir.

Her iki tür kendi türünden bireylerle birlikte yaşayabilen hatta yaşamaktan büyük keyif alan sosyal canlılardır.

Her iki tür de sürü içerisindeki bireylerle beraber çalışmaya yatkın, seçmiş olduğu veya seçilmiş olan lidere uyumlu ve saygılı, gerekse de kendisi liderken aynı uyumu ve sorumluluğu sergileyebilen canlılardır.

Ancak bütün bu gerçeklerin ötesinde bu iki türün çok iyi geçinmesindeki en önemli faktör kanımca her iki türün de çok geniş ve değişken duygu dağarcığına sahip olmasıdır. Örnek vermek gerekirse kıskançlık, sevgi, öfke, bağlılık ve hatta gerektiğinde alttan alma her iki türde de mevcut olan ve sıkça karşılaşılan duygulardır.

Öyle ki ihtiyaçlarımız ve gereksinimlerimiz birbirlerine o kadar yakındır ki, bütün evrim geçirmiş hayvan türleri içerisinde “Köpek” evimize ilk davet (kabul) ettiğimiz hayvandır.

Sonuçta köpek, yararlılığıyla olduğu kadar davranış ve karakteristik özellikleri sayesinde de, insanın en iyi dostu haline gelmiştir.

Köpek Beslemeye Karar Verdiyseniz…

Diyelim ki çocuğunuz da siz de köpekleri çok seviyorsunuz ve evinizde köpek beslemeye karar verdiniz. Peki, gerçekten buna hazır olduğunuza emin misiniz? Kendinize ilk sormanız gereken soru gerçekten hazır olup olmadığınız olmalı. Önünüzdeki 10 – 15 seneyi, sizinle beraber geçirecek ve bütün yükümlülüklerini yerine getirmek durumunda olduğunuz, size ölesiye bağlı olacak ve bütün dünyasının sadece siz olacağınız bir dost sahibi olmak üzeresiniz. Bu güzel dostluğun başlangıcı eğer bazı cevapları tam olarak veremediyseniz düşünüldüğü gibi çok da kolay olmayabilir. Sonuçta bir canlı besleyeceksiniz ve onun da kendi kişiliği olacak. Hazır olup olmadığınızı ölçmek için kendinize şu soruları sorun;

  1. Ona yeteri kadar zaman ayırabilecek miyim?
  2. Gezdirilmesi, temizliği ve beslenmesi ile ilgilenebilecek miyim?
  3. Düzenli olarak sağlık kontrollerini yaptırabilecek miyim?

Bu üç genel soruya cevabınız (hepsine birden) evetse okumaya devam edin. Ancak birine bile hayır diyorsanız kesinlikle köpek sahibi olmaktan vazgeçmelisiniz. Yoksa hem kendinize hem de ona hayatı zehir etmiş olursunuz.

Genelde sağlıklı olan köpeğinizle dostluğunuzu yavru iken başlatmak olacağından biraz daha detay sorulara geçelim…

  1. Uykusuz gecelere hazır mısınız?
  2. Salonunuzun ortasına küçük veya büyük tuvalet yapıldığı zaman tepkiniz ne olur?
  3. Ayakkabılarınızı, terliklerinizi ve kemirilebilecek bilumum eşyalarınızı ne kadar seviyorsunuz veya onlardan vazgeçebilir misiniz? En iyi ihtimalle bir süreliğine onları saklamayı göze alabilir misiniz?
  4. Yalanmaktan hoşlanır mısınız?
  5. Ne kadar sabırlısınız?

Size biraz abartılı gelmiş olabilir ancak yavru köpek aldığınız zaman yukarda size soru olarak sorulmuş olan ihtimallerden en az birini veya birkaçını bir süreliğine de olsa yaşayacaksınız. Tabi köpeğinize vereceğiniz doğru eğitimle bunlar çok kısa sürede aşılacaktır.

Köpek beslemeden önce yapılması gereken en önemli şey bütün ihtimalleri gözden geçirmek ve ondan sonra karar vermektir. Artık aşağı yukarı nelerle karşılaşabileceğinizi bildiğinize göre sıra ırk seçimine geliyor. Bu da oldukça mühimdir. Örneğin diğer bütün ırkların yavruları gibi minicik olan bir Danua büyüdüğü zaman sizi boyutlarıyla dehşete düşürebilir. Bu durumda ırkı seçmeden önce ırkın tüm özellikleri hakkında yeterli bilgiye sahip olmalısınız. Bununla beraber seçiminizi yaparken en doğru yaklaşım moda olan ırkı değil, eviniz, siz ve yaşam stiliniz için en iyi olan köpeği seçmektir. Kimi köpek çok daha aktif ve ilgi gereksinimi duyarken kimisi de daha sakin ve çok fazla ilgi beklemez. Kimi ırk içgüdüsel olarak koruyucu ve saldırgan iken kimisi de oldukça sevecen ve herkesle iyi geçinen yapıya sahiptir. Sonuçta size, ailenize ve kişiliğinize en uygun ırkı seçmek doğru olacaktır.

Köpekler ve Beslenme

Diyelim ki artık bir köpeğiniz var. Peki, onun sağlıklı beslenebilmesi için ne yapmanız gerektiğini biliyor musunuz? Bakın, G&G Akademia Veteriner Tanı ve Tedavi Merkezi sahibi, Y. Doç. Dr. E. Güçlü GÜLANBER bu konuya yönelik yazılarında ne demişler.

Köpeklerin Beslenmesi

Köpekler, karnivor yani etçil hayvanlar olmalarına rağmen günümüzde insan beslenmesine yakın bir beslenme şekline dönmüş durumdadırlar. Aynı zamanda bu gelişime paralel olarak da yaşam sürelerinde artış olmuştur. Yeni köpek bakmaya başlayan bir kişinin besleme ile ilgili başvurabileceği en basit ve kolay yol hazır mamalardır. Bu mamaları öncelikle kuru ve yaş (konserve) olarak ikiye ayırabiliriz. Bunun dışında bir diğer sınıflandırma da profesyonel ve market tipi olarak yapabiliriz. Market tipi mamaları her yerde bulabilirsiniz ve fiyatları da oldukça hesaplıdır. Ancak bu mamalarda, köpeğinize günlük yedireceğiniz miktarlar oldukça fazladır ve küspeden zengin olması nedeniyle de yararlanım oldukça azdır. Yararlanım nedir? Yararlanım basitçe köpeğinize yedirdiğiniz mamanın ne kadarının vücut tarafından sindirilebildiğidir. Profesyonel mamalarda yararlanımın yüksek olması nedeniyle yedirdiğiniz mama miktarı azdır ve dışkı miktarı da buna paralel azdır.

Hazır ve kaliteli bir mamanın özellikle gelişme çağındaki bir köpekte önemi oldukça fazladır. Diş ve kemiklerin gelişimi için gerekli kalsiyum, fosfor gibi iz elementleri alabilirler. Vücudun gelişimi için gerekli proteini dengeli ve gerektiği kadar alırlar. Ağız, çene ve diş gelişimi için gerekli olan egzersizi kuru mamanın yapısı sayesinde gerçekleştirirler. Yağ ve karbonhidrat miktarının dengeli olması nedeniyle erken aşırı yağlanma, kilo artışı gibi problemler kolayca kontrol edilebilir. Lif miktarının yeterli olması nedeniyle dışkılama düzenlidir. Esansiyel yağ asitleri sayesinde, yavru tüylerinin değiştirilmesi sonrasında tüylerin sağlıklı ve parlak olması sağlanır. Gerekli vitaminlerin düzenli alınması sayesinde, vitamin yetersizliklerine bağlı hastalıklar görülmez.

Mamanın yanında diğer önemli bir gereksinim de sudur. Su hayat için vazgeçilmez bir unsurdur ve özellikle kuru mama ile beslenen köpeklerde su ihtiyacı artacaktır. Düzenli ve taze su her zaman mamanın yanında olmalıdır ve gün içerisinde de sık olarak değiştirilmelidir. Sağlıklı bir köpeğin vücut ağırlığının her kg’ı için yaklaşık 40 ml. günlük suya ihtiyacı vardır.

Köpek mamalarında genellikle köpeğin yaşam evreleri puppy (yavru), adult (yetişkin) ve senior (ileri yaş) olarak üçe ayrılır ve bu şekilde ambalajlanarak tüketime sunulur. Bunun dışında mama firmalarına göre köpek ırklarının özel gereksinimleri düşünülerek de mamalar alt gruplara ayrılmıştır. Küçük ırk köpekler, orta ırk köpekler, büyük ırk köpekler gibi. Buradaki ana düşünce de küçük ırk bir köpeğin yavrusu (örneğin poodle-kaniş) ile büyük ırk bir köpeğin yavrusunun (örneğin-golden retriver) büyüme sırasındaki protein, yağ, karbonhidrat, kalsiyum gibi ihtiyaçlarının aynı olmamasıdır. Özellikle büyüme çağında beslenme hakkında veteriner hekiminizden daha detaylı bilgi almaya çalışınız. Küçük ve orta boy ırklarda büyümenin tamamlandığı 12 aylık yaşa kadar, büyük ırk köpeklerde ise büyümenin tamamlandığı 18 aylık yaşa kadar mutlaka profesyonel bir mamayı seçiniz. Unutmayın ki temeli ve alt yapısı iyi olan bir bina daha uzun süre ayakta kalacaktır. Yavru köpeklerde günlük toplam mama miktarı 4 ile 6 aylık yaşa kadar günde 3 ya da 4 öğüne, 6 aylık yaştan 12 aylık yaşa kadar 2 öğüne bölünerek verilebilir. 12 aylık yaştan sonra ise günlük mama miktarı tek öğünde de verilebilir.

Sağlıklı yavrularda anne sütü normal büyüme için yaklaşık 4 haftalık yaşa kadar yeterlidir. Büyük ırk köpek yavrularında zaman zaman ek besleme gerekebilir. Bu amaçla da veteriner kliniklerinde ve pet shoplarda hazır anne sütü bulabilirsiniz. 3-4 haftalık yavrularda ise annenin mamasını ılık suyla ıslatıp ezerek verebilirsiniz. İnek sütünü kullanmak doğru değildir. İçindeki laktoz fazla olduğu için ishale neden olabilir. Kullanmak zorunda kaldığınızda da mutlaka bire bir oranında suyla karıştırmanız önerilir. 5-6 haftalık yaşta yavrular çiğneme yeteneğini kazanırlar ve kuru mama yiyebilirler.

Yavruluk döneminden yetişkin dönemine geçen bir köpeğin daha farklı ihtiyaçları ortaya çıkacaktır. Bu ihtiyaçlar ise bireysel olarak farklılık gösterecektir. Örneğin evde yaşayan bir köpeğin beslenmesi ile dışarıda yaşayan hatta koruma yapan bir köpeğin beslenmesi ve ihtiyaçları çok farklıdır. Bunu göz önünde tutarak veteriner hekiminiz en uygun diyeti size önerecektir.

İleri yaş dönemi de yavruluk dönemi gibi hassas bir dönemdir. Bu dönemde yaşlanmaya bağlı olarak karaciğer, böbrek, kalp gibi önemli organlarda problemler meydana gelebilir. Bu nedenle, bu bozuklukların oluşmaması için bu gruptaki mamaların içindeki protein, yağ, lif miktarları ayarlanmıştır. Yine bazı mamaların içerisinde kas-iskelet sistemini desteklemek üzere bazı maddeler (antioksidan-kıkırdak koruyucular, vb.) eklenmiştir. Bu yaştaki köpeğiniz için ayrıca ağız ve diş sağlığı yönünden kuru mama yemesi de önemlidir.

Bütün bu mamaların dışında veteriner hekiminiz, köpeğiniz hastalandığında tedavi sırasında size özel bir diyet mama da önerecektir. Bu mamalar reçete maması yada veteriner diyeti olarak isimlendirilir ve sadece hastalık durumlarında kullanılır. Her hastalık durumunda vücudun ihtiyaçları farklıdır. Yenmesi gerekenler ve yenmemesi gereken gıda maddeleri olacaktır. Köpeğiniz ishal iken veteriner hekiminiz size bir veteriner diyet maması verir ve bu mamanın içinde lif miktarı fazla, yağ miktarı düşüktür. Köpeğinizin böbrekle ilgili bir problemi olduğunda veteriner hekiminiz size yine bir başka veteriner diyeti verir ve bu mamanın içindeki protein miktarı normal mamalara göre daha azdır, protein kaynağı daha kalitelidir. Bu örnekleri çoğaltabiliriz. Köpeğinizin çeşitli hastalıklarda yiyebileceği pek çok veteriner diyet mamaları vardır. Veteriner hekimlikte tanı olanaklarının artmasına paralel olarak bu mamalarda gün geçtikçe artmaktadır.

Y. Doç. Dr. Erol Güçlü GÜLANBER- www.ggacademia.com

© 2002 Bu yazının tüm hakları Y. Doç. Dr. E. Güçlü GÜLANBER’e aittir. Elektronik ortam da dahil olmak üzere izinsiz çoğaltılamaz, alıntı yapılamaz.

Köpek Dostlarımızın On Ricası

  • Benim hayatım 10-15 yıl sürer. Senden ayrılığım bana acı verir. Beni evine almadan önce bunu düşün.
  • Bana, senin benden istediklerini anlayacağım bir süre ver.
  • Benim içimde sevgi duygusu uyandır, ben bununla yaşarım.
  • Bana hiç bir zaman uzun süreli darılma ve cezalandırmak için bir yere kapatma. Senin hayatında iş, eğlence ve arkadaşların var. Benim hayatımda ise sadece sen varsın.
  • Arada sırada benimle konuş. Sözlerini anlamasam bile bana yönelttiğin sesini anlarım.
  • Bana daima nasıl davranılması gerektiğini bil. Ben hiç bir zaman unutmam.
  • Beni “isteksiz, tembel ve inatçı” diye azarlamadan önce düşün. Belki yediğim yemek dokunmuştur, belki güneşin altında uzun zaman kalmışımdır veya halim kalmamıştır.
  • Yaşlandığımda benimle ilgilen, bir gün sen de yaşlanacaksın.
  • Her zor anımda yanımda ol, “benim içim kaldırmaz” veya “ben görmeden olsun” deme, çünkü benim için her şey seninle birlikte daha kolay.
Yorumları Göster

Yorum Yap

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir