Çocuk Bilim

Güneş Sistemi

Güneş Sistemi ve Gezegenler

Güneş

Merhaba çocuklar ben; Güneş, dokuz gezegen ve bu gezegenlerin altmış bir adet uydusundan meydana gelen Güneş Sistemiyim. Gezegenlerimin arasındaki boşlukta birçok kuyruklu yıldız ve göktaşı bulunur. Güneş Sistemi’nin yani benim kalbimde Güneş bulunur. Sistemim içindeki her şey gözle göremediğiniz ve ‘yerçekimi’ adı verilen bir güç tarafından Güneş’e bağlıdırlar. Güneş çok büyük, yanan bir gaz topudur. Güneşin en sıcak bölümü çekirdeğidir ve burda enerji üretilir. Güneş sürekli olarak yanar ve bu enerji Dünyaya ısı ve ışık sağlar. Bize uzayı sekiz dakikada aşarak ulaşan güneşin ışığı olmaksızın yaşayamayız. Yıldızlar ‘galaksi’ adı verilen gruplar halinde toplanmışlardır. Güneş ‘Samanyolu’ adı verilen galaksimizdeki milyarlarca yıldızdan sadece biridir.

Beni meydana getiren bu dokuz gezegen, hem kendi etraflarında, hem de Güneş’in etrafında sıralanmış bir şekilde sürekli dönerler. Güneş’e en yakın olandan en uzağa doğru kardeş gezegenlerin adlarını şöyle sıralayabiliriz; Merkür, Venüs, Dünya, Mars, Jüpiter, Satürn, Uranüs, Neptün ve Plüton.

Benim içimde bulunan her gezegenin farklı özellikleri vardır. Bazılarının sıcaklığı kurşunu eritecek kadar yüksektir, bazıları ise buzullarla kaplıdır. Bazı gezegenler tamamen gazdan oluşur. Bazıları ise Ay kadar minik gezegenlerdir. Hadi gelin şimdi de gezegenler size kendilerini tanıtsınlar.

Gezegenler

Merhaba çocuklar, biz gezegen kardeşler size biraz kendimizden bahsetmek istiyoruz. Kendimizi tanıtmak gerekirse; biz gezegenler, yıldızların etrafında dönen ama aslında yıldız olmayan gökcisimleriyiz.

Merkür

İlk olarak ben kendimi size tanıtmak istiyorum çünkü ben Güneş’e en yakın gezegenim. O kadar uyuşuk bir gezegenim ki kendi etrafımda çok yavaş dönerim. O kadar yavaş dönüyorum ki ben Güneş etrafında iki kez döndüğümde, kendi etrafında sadece üç kez dönmüş oluyorum. Bu yüzden burada gece ile gündüz çok üzün sürer ve dolayısıyla bir tarafım sıcaktan kavrulurken diğer tarafım soğuktan donar. Gece ile gündüz arasındaki ısı farkı yaklaşık 1000 derecedir. Böyle olunca da maalesef üzerimde hiçbir canlı yaşayamaz.

Venüs

Güneş’e en yakın ikinci gezegen de ben Venüs’üm. Ben gökyüzünde Güneş ve Ay’dan sonraki en parlak cisimim. Çok parlak ve gösterişli olduğum için beni herkes tanır. Ben dondurucu soğukların aksine, yakıcı bir sıcaklığın hüküm sürdüğü bir gezegenim. Yüzeyimdeki ısı artı 450 dereceye kadar ulaşır. O kadar sıcağım ki kurşunu bile eritebilirim. Atmosferimde çok yoğun bir karbondioksit tabakası vardır. Ayrıca, atmosferimde kilometrelerce kalınlıkta asit katmanları bulunduğu için sürekli öldürücü asit yağmurları yağar. Bu nedenle benim üzerimde de hiçbir canlı yaşayamaz. Yani ben de Merkür kardeşim gibi yalnız bir gezegenim.

Dünya

Merhaba çocuklar ben üzerinde yaşadığınız gezegen olan Dünya’yım. Ben üzerinde kavurucu sıcaklıkta çöller, yüksek dağlar, kocaman okyanuslar olmasına rağmen, canlıların yaşamasına izin veren tek gezegenim. Çapım ayın yaklaşık dört katı kadar. Kendi eksenim etrafında ne çok yavaş dönerim ne de çok hızlı. Sadece 24 saatlik bir süre içinde kendi etrafımda dönerim ve bu nedenle kısa süren gece ve gündüz arasındaki ısı farkım çok azdır. Uzayın ortalama ısısı eksi 270 derece olduğunu düşünürseniz, bu soğukta siz insanların ya da herhangi bir canlının yaşaması imkânsızdır. Ama benim ortalama ısım 15–20 derece arasında olduğu için canlıların yaşamasını sağlayan gerekli şartları sağlarım ve yalnız kalmam. Benim ‘Ay’ adında bir uydum vardır. Ay benim çevremde bir ayda döner. Ayın yüzeyi kraterlerle kaplıdır. Bu kraterler uzay taşlarının ayın yüzeyine çarpması ile oluşmuştur. Ayda su ya da hava bulunmaz.

Mars

Benim adım Mars. Dünya kardeşimden sonra Güneş’e en yakın 4. gezegen benim. Ben de yalnız bir gezegenim maalesef. Çünkü benim yoğun karbondioksit içeren zehirli bir atmosferim var. Üzerimde canlıların yaşaması için gerekli olan su da bulunmaz. Sıcaklığım ortalama eksi 53 derecedir. Üzerimde çok kuvvetli rüzgârlar eser ve aylarca devam eden kum fırtınaları meydana gelir. İşte bu saydığım nedenlerden dolayı ben de canlıların üzerinde yaşayamayacağı yalnız bir gezegenim.

Jüpiter

Merhaba, ben Güneş Sistemi’nin en büyük gezegeni olan Jüpiter’im. Benim kapladığım uzay boşluğuna 1323 tane Dünya sığabilir. İşte ben o kadar büyüğüm. Benim, üzerinde hiç kara parçası bulunmadığı için ve çok soğuk olduğum için ben de yaşama elverişli şartları sağlayamayan yalnız bir gezegenim.

Satürn

Ben de Güneş Sistemi’nin ikinci büyük gezegeni olan ve etrafındaki halkalarla tanınan Satürn’üm. Bu halkalar neden mi oluşur? Bu halkalar gaz, buz ve kaya parçalarından oluşur. Benim üzerimdeki ısı da ortalama eksi 178 derece olduğu için ben de canlıların yaşamasına izin vermeyen bir gezegenim.

Uranüs

Ben de Jüpiter ve Satürn kardeşlerimden sonra Güneş Sistemi’ndeki üçüncü büyük gezegen olan Uranüs’üm. Canlılar benim üzerimde de yaşayamazlar çünkü sıcaklığım eksi 214 derece civarındadır ve atmosferim zehirli gazlardan oluşur.

Neptün

Ben yüzey sıcaklığı eksi 218 derece civarında olan Neptün’üm. Gazlardan oluşan atmosferim insan için zehirlidir. Yüzeyimde, hızları saatte 2000 kilometreye varan korkunç fırtınalar eser. İşte bu saydığım nedenlerden dolayı canlıların yaşamasına izin vermeyen bir gezegenim. Yani ben de yalnız bir gezegenim

Plüton

Ben de gezegen kardeşler arasındaki en küçük gezegen olan Plüton’um. O kadar küçüğüm ki bana ‘Cüce Gezegen’ diyorlar. Güneş’e en uzak ve en küçük olan gezegenim. Benim gözlemlenebilmem o kadar zordur ki Hubble uzay teleskopu bile, ancak yüzeyimde bulunan bazı kaba ayrıntıları ortaya çıkartabilmiştir. Ben küçük bir gezegenim ama çok soğuğum. Şöyle düşünün kışın sizin yaşadığınız gezegen olan Dünya’da, kışın karlı havalarda eksi 2–3 dereceye kadar düşen ısı bile size dondurucu bir soğuk olabiliyor. Benim eksi 238 derecelik ısım ise sizin dayanamadığınız kış günlerindeki soğuğun yaklaşık 100 katıdır. Bu kadar soğuk olmam nedeniyle dışarıdan bir buz yığını gibi görünürüm.

Yorumları Göster

Yorum Yap

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir