Disneyland Paris’e hoş geldiniz…
Mickey Mouse’ un yaratıcısı Walt Disney’den, dünyanın tüm küçük ve büyük çocuklarına armağan edilmiş harika bir masal diyarı olan Disneyland, Paris’e yaklaşık 45 dakika uzaklıkta kocaman bir şehir. Bu masallar şehrini gezerken, elinizde şehrin haritasının olmasında yarar var, zira burası beş bölgeden oluşuyor.
Main Street U.S.A.: Burası Disneypark’ın girişini oluşturan çok renkli bir Amerikan kasabası. Burada çıngıraklı kapıları, ahşap balkonlarıyla yan yana dizilmiş kafe ve hediyelik eşya dükkânları göreceksiniz.
Fantasyland: Burası masal kahramanlarının bulunduğu bölüm. Uyuyan Güzel’in sivri ve kocaman kuleleri olan şatosunun kapıları Fantasyland’ in kapıları aynı zamanda. Burada uyan güzeli görebilecek, çocuklarınızla minik trenlere binip, Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler’ in o küçücük evini inceleyebileceksiniz. Acaba kim Bilgin olacak, kim Neşeli? Alice’in koca kulaklı tavşanı da, Peter Pan da sizi bekliyor olacak. Fantasyland’da, Çengel Kollu Korsan’dan Kötü Kalpli Kraliçe’ye, Tom ve Jerry’den Tiger’a, Yedi Cüceler’den Ayı Bobo’ya kadar bütün masal kahramanları ile tanışıp oynama fırsatı bulan çocuklarınızın, bu güzel anlarını hep canlı kılmak için bol bol fotoğraf ve video çekimi yapmak isteyeceksiniz. Bu nedenle yanınızda fazla fazla batarya ya da pil almanızı öneririz. Baloncular, pamuk helvacılar ve dondurmacılar arasında koşturan çocuğunuzun ne kadar da mutlu olacağını düşünsenize. Küçük kızlar tül kanatları ile birer prenses, birer peri kızı olacaklar, erkek çocuklar ise korsan ya da ışın kılıçlarıyla yıldız savaşçıları. Peki, masallar diyarını bir yana bırakıp adeta bir uzay üssü olan Discoveryland’a geçmeye ne dersiniz?
Discoveryland: Zaman makineleri, uçan daireler, füzeler, jetler, yıldız savaşları, üç boyutlu filmler… Burası çocuklarınızın masal diyarından çıkıp, bilim dünyasına geçecekleri yer. Özellikle de kafasının üzerinde uçan, Leonardo da Vinci’nin tasarladığı uçakları ve Pearl Harbour’ daki uçakları görünce, emimin birçok çocuk büyüyünce pilot olmak isteyecek. Eğer ararlarında Formula 1 pilotu olmak isteyenler çıkarsa, uçaktan inip en spor arabaların direksiyonuna geçecekler. İçlerinde daha da cesur olanlar Space Mountain adındaki rokete binip, samanyolunu keşfe çıkıyorlar, yanlarından geçen gök taşlarına aldırmadan. Disneyland öyle bir yer ki, denizaltı macerası yaşamak isteyen çocuklar bile, burada hayallerini gerçekleştirebiliyorlar.
Adventureland: Macera sever çocuklar buraya bayılacaklar. Karayip Korsanları’nın mağaralarını gezerken, çengel kollu, tek gözlü korsanlarla tanışacak, gerçek fırtına ve dalgalarla boğuşurken kendilerini korsan sanıp, batık gemiler ve mücevherler karşısında şaşırıp kalacaklar. Robinson’un gökyüzüne en yakın dallara kurulan evini, gemi artıklarından çalışma masasını, yatağını, kendi yaptığı dolapları, eski kitaplarını, terliklerini, günlüğünü yazdığı tüy kalemini gören çocuklar, okudukları kitaplardaki her şeyin burada hayat bulduğunu düşünecekler.
Frontierland: Disneyland’ın bir başka bölümü olan Frontierland’ da ise çocuklar, Teksas çiftliklerini, Kızılderili köylerini, Vahşi Batı sokaklarını gezerken kendilerini Amerika’nın eski günlerini yaşıyor sanacaklar. Mark Twain’in gemisiyle Misisippi Nehri’nde yolculuk yapacak, madenci treniyle Gök Gürültüsü Dağı’ndaki altın toplayıcılarının peşine düşecekler. Gezinizin sorunda masal kahramanları sizi uğurlarmış gibi bir geçit töreni yapacaklar. Pamuk Prenses, Yedi Cüceler, Küçük Denizkızı, Alaaddin ve uçan halısı, Sindrella ve kabaktan arabası, prensesler, cadılar, periler, hayaletler hepsi sizi uğurlayacak. Eminiz çocuklarınız da, siz de bu masal diyarına bir kez daha gitmek, burayı bir kez daha keşfetmek isteyeceksiniz.
Çocuklarınızla birlikte bol keyifli zamanlar geçireceğiniz bir tatil olması dileğiyle…
