Merida
Tutkulu ve atılgan olan Merida, kendi kaderinin kontrolünü eline almak için mücadele eden, kraliyet ailesi mensubu, kafasının dikine giden bir gençtir. Kendini en çok evinde hissettiği zamanlar; açık havada ok ve kılıç becerilerini geliştirdiği, sadık atı Angus’la birlikte görkemli İskoç kırsalını geçtiği zamanlar. Saçı gibi canlı bir ruha sahip Merida, aynı zamanda da çok yumuşak kalplidir. Özellikle söz konusu üçüz erkek kardeşleriyse. Kral ve Kraliçenin kızı olduğu için, birçok sorumluluğun yanı sıra kendisinden de beklenen birçok şey var. Tüm bunlar onun özgürlüğünü muhafaza etmek istemesine yol açıyor. Merida’nın, göz göre göre eski bir geleneğe karşı çıkması, krallık adına felaket getiren sonuçlar doğuruyor. Merida, bu düşüncesiz tavrını düzeltmek için zamana karşı yarışıyor ve cesaretin asıl anlamını keşfedip gerçek kaderini ortaya çıkaracağı bir yolculuğa çıkıyor.
Angus
Fil dişi karası ağızlığı ve topuk kıllarıyla adeta geceyi andıran Angus, Merida’nın Clydesdale cinsi güçlü atı ve en güvendiği sırdaşıdır. Angus, Merida’nın saray hayatından ormanın derinliklerine ve İskoç kırsalına kaçışıdır. Merida, onun sırtında giderken kılıfından çıkardığı oklarını atar ve onu bir maceradan öbür maceraya sürükler. Angus kimi zaman inatçı, dik başlı ve bazen de korkakça davransa da, Merida’ya çok bağlı, sadık bir arkadaştır.
Kral Fergus
Kral Fergus, görkemli bir ayı postu, bir palası ve canavar ayı Mor’du’yla giriştiği mücadelenin yol açtığı tahta bir bacağı bulunan kahraman bir savaşçıdır. Onu bacağından eden canavara karşı büyük bir kin besleyen Fergus, acımasız ve azimli bir ayı avcısıdır. Bunun kanıtı da evinde bulunan her boydan hayvan başlarıdır. Krallığının ve ailesinin koruyucusu, oğulları ne kadar haylazsa kendisi de bir o kadar yüce gönüllü olan ve karısı Kraliçe Elinor’a karşı büyük bir sevgi duyan Fergus, en büyük çocuğu, kızı Merida’yla benzersiz bir gurur duyar. Kılıç ve ok becerisini ve tutkusunu, kızına da aşılamıştır.
Kraliçe Elinor
Zarif, bilge ve güçlü bir karaktere sahip olan Kraliçe Elinor, ailesinin ve krallığının refahına kendisini adamıştır. Fevri kocası Kral Fergus’dan daha ölçülü ve kibar bir yapıya sahip Elinor, istikrarsız klanlar arasındaki hassas barışı dengede tutmak için krallığın yükünü omuzlarında taşır. Elinor, bir kraliyet mensubunun nasıl davranması gerektiğini Merida’ya öğretmeyi çok istemekte ve onun standartlarına harfiyen uymasını beklemektedir. Ama kızının geleceğiyle ilgili hayalini kurduğu her şey, Merida’nın asi ruhu ve kendi yolunu çizme arzusu yüzünden tehlikeye girer ve en sonunda Elinor, çok vahim sonuçlarla karşı karşıya kalır.
Üçüzler
Aynı yumurta üçüzleri Harris, Hubert ve Hamish çok sevimli, kızıl saçlı ve daima yaramazlık yapmaya hazırdırlar. Hele ki ucunda şeker varsa. Kurnaz gülümsemeleri, zeki bakışları ve haylaz kıkırdamalarıyla konuşmadan iletişim kurabilirler. Bu ortalık karıştırıcı üçlü özellikle sarayın esrarengiz bir şekilde duvarlarında ortaya çıkan gizli geçitlerinden geçmeye meraklıdır. Herkese zekice oyunlar oynarlar, özellikle de babaları Kral Fergus’a. Kendilerini ayıran birkaç insandan biri olan ablaları Merida’yla ayrıca özel bir bağları vardır.
Lordlar
Krallığın üç lordu – Dingwall, Macintosh ve MacGuffin – klanlarının asi ve hevesli liderleridir. Eskiden savaş hâlindelerken şimdilerde Kral Fergus’un önderliği altında toplanmış, diplomasi ve Kraliçe Elinor’un siyasi bilgisi sayesinde de bir araya gelmişlerdir. Klanlar, geleneksel oyunlar için DunBroch Sarayı’ına çağrılırlar ama lortlar, Merida kutsal bir geleneğe karşı gelince çok sinirlenir. Klanlar eski savaş hâllerine dönerler. Bu da krallığın kırılgan barış hâlini tehlikeye sokar.
Lord Macguffin
Lord MacGuffin, çok güçlü ve gururlu bir adamdır. Az ama öz konuşan Lord MacGuffin’in söyledikleri tüm bölgede ses getirir ve krallığın en mantıklı ve adil lordu olarak görülür. Hâl böyleyken bile diğer lortlar gibi MacGuffin de kavga ve dövüşe karşı çıkan biri değil.
Genç Macguffin
Pek alışılmadık bir İskoç diyalekti konuşan ve çoğu insan tarafından dedikleri anlaşılmayan Genç MacGuffin, çok utangaç bir çocuktur. Dikkatlerin üzerinde olmasından pek hoşlanmasa da yeri geldiğinde babası ve klanının yer aldığı herhangi bir savaşa katılmakta tereddüt bile etmez.
Lord Dingwall
Huysuz ve çabucak sinirlenen Lord Dingwall, boy dezavantajının, sorunlarını yumruklarıyla çözmesinin önüne geçmesine izin vermiyor. Eski moda kavgalardan ve gürültü patırtıdan kaçacak biri olmayan Dingwall, krallıktaki pozisyonunu sağlamlaştırmak için en güçlü rakibini bile karşısına alabilir.
Wee Dingwall
Sıska, kafası karışık bir tip olan Wee Dingwall, irsi minyonluğunu aşan bir heves sergiliyor. Fakat babası onu zamanı geldiğinde bir saldırı köpeği olarak kullanmaktan gurur duyar.
Lord Macintosh
Klanının dayanıklı, öfkeli, dengesiz lideri Lord Macintosh, her an isteri krizine girebilir. Yabani gülümsemesi ve hiddetli görüntüsü – vücudu mavi savaş boyasıyla boyalı ve göğsü şişkin – her an savaşa hazır olduğunun göstergesi. Ama aslında hepsi dilinde.
Genç Macintosh
Bir lordun ilk doğan oğlu Genç Macintosh, her şeye sahip olduğunun farkında – atletik bir yapı, inkâr edilemez bir cazibe ve kızların içini hoplatan kâküller. Ama birçok meraklı seyirci ve taraftar, iş oyunlar sırasında övünmeye gelince dikkat dağıtıcı olabiliyorlar.
Cadı
Fazla büyümüş kuzey İskoçya ormanında, becerikli oyma ustasının viran bir kulübesi var. Görünürde zararsız, eksantrik, yaşını başını almış yaşlı kadın ahşap ayı süsleri, bibloları kesmekte uzman. Ama bu gizemli münzeviyle ilgili göründüğünden fazlası var. Merida, onun bu aldatıcı görünüşü altındaki gerçek Cadı’yı gören Merida, sorunlarına sihirli bir çözüm vermesi için yalvarıyor. Cadı, gönülsüzce pes ediyor, belli olmayan bir bilmeceye sahip, Merida’nın kaderini dengede tutan rastgele bir büyü yapıyor.