Frances Hardinge’in fantastik çocuk romanı Gece Kaçakları, İş Bankası Kültür Yayınları etiketiyle raflardaki yerini aldı. Kaçak bir yetim ve tahripkâr bir kaz 18. yüzyıl İngiltere’sine alternatif bir zaman ve ülkede geçen Gece Kaçakları, çılgın bir dük, ülkenin kaderini değiştirmek için birbiriyle savaşan farklı meslek grupları, hainler ve kaçaklarla örülü fantastik bir dünyanın kapılarını açıyor. Hikaye, Kuş Avcısı Quillam Mye’ın yetim kızı, Mosca Mye ve tek dostu olan Saracen adlı kaz ile birlikte bir kanun kaçağının peşine takılarak başkent Mandelion’a kaçması ile başlıyor. İkiz Kraliçeler’e olan aşkı yüzünden aklını kaçıran dük, dükü parmağında oynatan Lady Tamarind, ülkedeki her kilidi açabilen tehlikeli Çilingirler ve Kuş Avcıları’ndan kalan tüm kitapları yok eden Kırtasiyeciler romanın başkahramanları olarak karşımıza çıkıyor. Her çocuğun ismini doğduğu günün azizinden aldığı bir ülkede sinekleri bal ve tereyağından uzak tutan tanrı Palpitattle gününde doğan Mosca’nın şanssızlığı doğduğu günden başlıyor. Önce annesini, sonra babasını kaybeden küçük kız, zalim dayısı ve yengesinin elinden kaçarak Eponymus Clent isimli bir sahtekârın eline düşüyor. Kırtasiyeciler, çilingirler, Leydi Tamarind ve diğer radikallerin arasında kalan Mosca, kelimelerin büyüsüne kapılıp kaderinin rüzgârında savruluyor. İnsanların çoğunun okuma-yazma bilmediği, Kırtasiyeciler’in bastıkları dışındaki her kelimenin yasa dışı olduğu bir ülkede 12 yaşında okuma bildiği halde kelimelere ve bilgiye aç bir çocuk olarak büyümek zorunda kalan Mosca, kendisini ülkenin iktidar dengelerini değiştirecek olayların başrolünde buluveriyor. Bir çocuk kitabı olmasına rağmen oldukça derin konulara değinen Gece Kaçakları okuru, yazar Frances Hardinge’in yarattığı büyüleyici ve ürkütücü bir distopyanın içine çekiyor. Gece Kaçakları da her distopya gibi sosyal, dini ve politik sorunlara yaptığı göndermelerle günümüz dünyasının bir yansıması adeta…