Kaderlerinden ve aile tarihlerinden habersiz Venedik'te sakin bir yaşam süren Ran ve Lusin, anne ve babalarının çölde kaybolmalarından sonra gelmek zorunda kaldıkları İstanbul'da yaşadıklarını anlatan "Pera Günlükleri" dizisinin yeni kitabında ikizler, sırları çözmeye bir adım daha yaklaşıyorlar. Avucunun içinde üç başlı bir yılan fosili taşıyan ve yavaş yavaş onun gücünün etkisi altına girmeye başlayan Lusin ile Pera Palas'ın altında yatan sırları bir bir çözmeye niyetli olan meraklı Ran'la beraber şehriye koruyan ve kırılmaya başlayan mühürlerin peşine düşüyoruz.
" 'Mühürler kırılıyor. Günlerin sonu yaklaşıyor. Sen buraya kehateni öğrenmeye geldin. Mühürlerin Son Muhafızı olmaya geldin. Öğrenmeden de hiçbir yere gitmeyeceksin.'
Kalktı. Üçayaklı bronz tabureye gidip oturdu. Gözlerini yumdu ve elleriyle yerkürenin merkezinden gelen dumanları toplayı burnuna çekti. Havada yüzüyormuş gibi yüzünü yukarı kaldırıp ellerini iki yana uzattı."