Anne Baba Okulu

Kreşe Başlama Yaşı Kaç Olmalı?

Kreşe başlama yaşı konusunda tereddütleriniz olması mümkün. Peki çocukların anaokuluna başlaması için uygun yaş kaçtır?

Çocuklar üç yaşından itibaren sosyalleşmeye başlar. Çocuk bu yaştan itibaren kreşe başlayabilir. Fakat kreşe başlama yaşı konusunda ebeveynlerin farklı tercihleri olabilir. Uzmanlara göre üç yaştan önce başlamak uygun değildir. Çocuklar, üç yaşına kadar birebir bakıma ve ilgiye ihtiyaç duyar. Üç yaş ise, çocukların artık çevreyi ayırt etmeye ve sosyal kimliğini kurmaya başladığı dönemdir. Eskiden 3 yaş ideal olarak düşünülmekteydi. Fakat artık pek çok ülkede kreşe başlama yaşı en az 5 olarak öngrülmektedir.

Tarihsel olarak, anaokulunun başlangıç ​​yaşı çok çeşitlidir. Son beş yılda, dünyanın pek çok yerinde ülkeler kreşe başlama yaşı olarak düşünülen yaşı değiştirdi. Artık çocukların anaokuluna başlama yaşı 5 olarak değerlendiriliyor. Fakat bunun dışında uygulamalar da var. Bazı çocuklar okumaya ve yazmaya hazırdır; diğerlerinin hareketsiz oturması ve dikkatini toplaması zordur. Anaokulu giderek akademik hale geldiğinden, küçük olmak özellikle zor olabilir.

Anaokulunu geciktirmek hem devletin öngördüğü asgari yaşın daha büyük olması hem de bazı ebeveynlerin çocuklarının okula başlaması için daha büyük olana kadar beklemeyi tercih etmeleri nedeniyle artmaktadır. Amerika Ulusal Eğitim Merkezi İstatistikleri’nden (NCES) elde edilen en son verilere göre, 2010-2011 öğretim yılında çocukların sadece yüzde 6’sı anaokuluna 4 yaşında başladı, çocukların yüzde 42’si 5 ile 5½ arasında, yüzde 43’ü arasında 5½ ve 6 yaşlarında ve anaokuluna başlayan çocukların yüzde 9’dan fazlası zaten 6 yaşına basmıştı. Fakat bu uzun vadede çocuklara fayda sağlayacak mı, yoksa onları zorlayacak mı?

Neden Geciktirme Yapılır?

Aileler sadece anaokulu için endişelenmiyor. Diğer çocuklara göre kreşe erken başlayan çocukların ilkokula geçtiklerinde akranlarıyla değil de kendilerinden 6 ay ya da 1 yaş büyük olan çocuklarla aynı sınıfta olmaları onlar için zorlayıcı olabilir düşüncesindeler. Her iki endişe de -bir çocuğun anaokulunda ve ergenlikteki başarısı için- bir çocuğun anaokuluna girişini bir yıl veya daha fazla geciktirme uygulamasının yaygınlaşmasına sebep oluyor.

Ebeveynler tipik olarak çocuğu geride tutar çünkü bilişsel, sosyal veya duygusal olarak hazır olmadığını düşünürler. Diğerleri, daha büyük olmanın onu daha da ileriye taşıyacağı varsayımıyla çocuklarını erken yollamayı terich edebilir. Diğer yandan bu tutum, çocuklarının akranlarından bir adım öne geçirmek isteyen aileler arasında yaygın bir davranış olarak gözlemleniyor. Fakat bunun zararları üzerine düşünülmüyor.

Geciktirme Bir Fark Yaratır mı?

Kısa vadede, geciktirmenin anaokulları için sonuçlar ümit vericidir. 2010-2011 NCES verilerine göre, kreşe geç gitmiş çocuklar 5 yaş ve altındaki anaokuluna başlayan çocuklara kıyasla, yılın başında ve sonunda okuma ve matematik puanlarında biraz daha yüksek puan aldı. Bununla birlikte, fark azdır ve uzun vadeli etkiler hakkında henüz veri yoktur.

Karışık Sonuçlar

Kanada’da yapılan bir araştırma, geciktirme yapmanın çocuğun üçüncü sınıfı tekrar etme ve onuncu sınıfta geliştirilmiş matematik ve okuma puanlarını azaltma şansı da dahil olmak üzere olumlu akademik sonuçlara sahip olabileceğini düşündürmektedir. Ek olarak, araştırmacıların tahminleri sadece anaokulunun geciktirilmesinin değil, çok erken başlamanın çocuklar için olumsuz sonuçları olabileceğini düşündürmektedir.

Bu karışık bulgular göz önüne alındığında, özellikle anaokullarının ortalama yaşı arttığından, geciktirme yapma üzerine daha fazla bilimsel çalışma yapma gerekliliği oluşturmaktadır.

Çocuk Kreşe Psikolojik Olarak Nasıl Hazırlanır?

Çocuklarda Ayrılma Korkusu 2 Yaşından Sonra Azalıyor

Çocukların 3-3,5 yaş aralığında kreşe başlamasının normal olduğu gibi, her iki ebeveynin çalışması durumunda, çocuğun 2,5 yaşında da kreş eğitimine başlayabilir. Çocukların ebeveynlerinden ayrılma korkusunun 1,5-2 yaşlarında en üst seviyeye çıktığını ancak 2 yaşından sonra bunun azalmaya başladığını belirterek, 2,5 yaşından sonra çocukların kreşe gönderilmesinde bir sakınca olmamakla birlikte, çocukların psikolojik olarak okul öncesi eğitime hazırlanması önem taşıyor.

Çocuğa Birey Olma Bilinci Kazandırılmalı

Çocuğun yapısına göre kreşe alınma süreci farklılık gösterebiliyor. Ebeveynlerin çocuklara birey olma bilinci aşılaması ve tek başına da kendini kontrol edebileceği düşüncesini aşılaması önem taşıyor. Ev içerisinde çocukların her istediğinin yerine getirilmesi ve zorlandığı her durumda ebeveynlerinden yardım alması, kendisini geliştirememesine neden olduğu gibi, çocukta okul fobisi oluşmasına da yol açabiliyor. Bu nedenle, ebeveynlerin çocukları kendi başlarının çaresine bakabilecekleri şekilde yetiştirmeleri gerekiyor.

Beyin, Okul Öncesi Dönemde Daha Hızlı Gelişiyor

Çocukların farklı etkinliklerde yer alabildiği, sosyalleşebildiği ve kendini özgür hissettiği kreşler, çocuk gelişiminde önemli rol oynuyor. Çocukların zihinsel açıdan daha hızlı gelişmesini sağlayan okul öncesi eğitim kurumlarında çocuklara verilen eğitimin niteliğine de dikkat etmek gerekiyor. Sanat, bilim, kültür, spor gibi farklı alanlarda eğitim veren anaokulları, çocukların zihinsel açıdan daha hızlı gelişmesini sağlıyor.Anaokulu

Öğretmene Bağlanmak Zaman Alıyor

Çocukların kreşteki öğretmenlerine bağlanmaları zaman aldığı gibi, ebeveynlerin bu konuda çocuğu desteklemesi önem taşıyor. Çocuğun kreşte geçirdiği zamanının yavaş yavaş artırılması ve sevdiği aktivitelerin yapılması, şarkıların söylenmesi ya da oyunların oynanması, çocuğun öğretmene olan bağlılığını ve sevgisini artırıyor.

Çocukların okul öncesi eğitime başlamadan önce, psikolojik olarak hazırlanması, kreşte geçirdiği sürenin yavaş yavaş artırılması, kreşteki arkadaşlarıyla kreşin dışında da bağlantı kurulması ve ebeveynlerin çocuğun çalışmalarını yüreklendirmesi, çocuğun okul sevgisi açısından büyük önem taşıyor.

Çocuğu okula hazırlamak

Kreşin Çocuğun Gelişimine Katkısı

Sağlıklı bir Sosyalleşme

Üç yaş çocuğun sosyalleşme çağıdır. Çocuklar bu dönemde daha fazla çevresel uyarana ihtiyaç duyar. Okul öncesi olarak adlandırılan bu dönem, hem duygusal hem de zihinsel yetilerin gelişimi için en uygun zamandır. Çocuklar artık farklı ihtiyaçlara göre farklı insanlarla iletişim kurmaya başlar.

Yaşa Uygun Çevre

Ebeveynlere düşen sorumluluk, çocuğun kendi yaşına uygun bir sosyal ortam sağlamaktır. Aile-akraba veya mahalle ortamı, sosyal ortam değildir. Çocuk açısından sosyal ortam, çocuğun kendi yaşıtı diğer çocuklarla birlikte zaman geçireceği ve aktivitelere katılacağı bir ortam olabilir. Kreşler, bugünün koşullarında çocuklar için en uygun sosyal ortamdır.

Ayrılma Kaygısını Gecikmeden Aşmak

Kreşe yeni başlayan bir çocuk, ilk defa ebeveynlerinden ayrı kalacaktır. Kreş ortamı, ayrılma kaygısını aşmak için güzel bir fırsat sunar. Bir çocuk anneye, babaya veya başka bir kişiye gereğinden fazla bir bağlılık içinde olsa bile, kreş ortamı çocuğun yapısını değiştirecektir.Kreşte çocuklar

Güven Gelişimi

Çocukta güven gelişimi için ebeveynle kurulan bağın önemi şüphesiz ki çok büyük. Fakat sağlıklı bir bağ ve güven duygusu, ayrı kalmayı da içerir. O halde, güven gelişimi için dengeli bir ilişki kurmak önemlidir; bir yandan yakınlık ve güven duygusu aşılamak, diğer bir yandan da uygun şekillerde ayrı kalmayı bilmek gerekir.

Yeni Şeyler Öğrenmek

Çocuk da her canlı gibi içinde bulunduğu şartlara göre öğrenir. Yani, öğrenmeye ihtiyaç duyduğu şeyi öğrenir. Kreşe devam eden bir çocuk, bilmediği insanlar arasında davranış ve iletişim becerileri geliştirme ihtiyacı duyar. Böylece, duygusal ve fiziksel yetilerini sosyal ortamda şekillendirmeye başlar.

Kreşteki çocuğun aksine, ev ortamında sürekli bakım ve ilgi gören bir çocuk ise çok fazla şey öğrenme ihtiyacı duymaz. Duygusal ve fiziksel yetilerinin en açık olduğu dönemde, bu yetileri kullanıp geliştirecek fırsattan mahrum kalır. Sosyalleşmesi de karakteri de dört duvar arasında gördüğü bir dünya üzerinden şekillenir.

Sosyalleşmenin başladığı üç yaş itibariyle kreş ortamında bulunmak, çocuğun dünyasını zenginleştirir. Bu dönemde sosyal ilişkilerin içine giren bir çocuk, yavaş yavaş özgüven duygusu geliştirir. Kreşler, bu noktada ailenin sağlayamayacağı önemli bir eğitim işlevi görmektedir.

Kreşler, çocukları okul dönemine hazırlamasının yanı sıra; çocukların sosyal, psikolojik ve zihinsel gelişimi açısından büyük bir önem taşıyor.

Yorumları Göster

Yorum Yap

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir