Terleme tümüyle istemimiz dışında gelişen ve vücudumuz ideal (36,5 c.) derecesinde tutmayı sağlayan, metabolizmamızın doğal bir fonksiyonudur. Terlemenin vücudumuz için iki önemli işlevi vardır; cildi nemlendirip, vücut ısısını sabitler ve vücudun boşaltım sistemine katkıda bulunur.
Dans etmek, spor yapmak gibi fiziksel aktiviteler sırasında terleriz. Terleyerek de vücudumuzun ısısını sabit tutmuş oluruz. Bunu da vücuda yayılmış en az 2 milyon ter bezi ile sağlarız. Fiziksel aktiviteler dışında da heyecan, korku, utanma ve sıkılma gibi pek çok olay, fizyolojik bir neden olmadığı halde bizi terletir.
Vücut ısısı dış sıcaklıklar veya gerilim yüzünden artış gösterdiğinde kan dolaşımı hızlanır. Böylece, ter bezlerinin aktif hale geldiği vücudun üst kısmına doğru bir sıcaklık akımı başlar. Deri üzerinde oluşan ter bu durumda hemen buharlaşıp, deriyi soğutur. Bu sayede insan bir gün içinde kendini fazla yormadan iki litreye kadar su kaybeder. Terlemenin ikinci önemli fonksiyonu ise vücuttaki zehirli maddelerin dışarı atılmasıdır. Bu nedenle sık sık saunalara gidilmesi önerilir.
Terleme oranı aynı koşullarda dahi kişiden kişiye göre değişebilir. Ortalama bir insan günde 0.5 ile 1 litre arası terler. Ter ilk salgılandığında renksiz ve kokusuzdur fakat bakteriler koltukaltı gibi sıcak ve nemli ortamlarda hızla çoğalarak bu salgının kötü kokmasına neden olur.
Terlemeyi Önlemek İçin Neler Yapabiliriz?
Ter kokusu için çok çeşitli çözümler vardır. Bunlardan en önemlisi de temiz olmaktır. Bunun yanı sıra, terlemenin yarattığı rahatsızlık;
* Rahat ve hava alan pamuklu kıyafetler giyerek,
* Vücut temizliğine özen göstererek,
belli bir ölçüde engellenebilir.
Ter kokusunu azaltmak için ise, deodorant ve anti-perspirantlarlar kullanılabilir.
Deodorantlar, anti bakteriyel bazı maddeler ve alkol içerdikleri için, bakteri üremesini denetim altına alarak, ter kokusunun oluşmasını önlerler. Terin ayrışması için bakteriler belirli enzimlere gerek duyar. Bu nedenle bazı deodorantlar bahsedilen bu tür enzimlerden içerir. Diğer yandan ise daha çok parfüm yağları içerdiklerinden dolayı da güzel koku yayarlar. Deodorant kullanırken dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, deodorantı temiz ve kuru koltuk altına uygulamaktır. Terli bir koltuk altına deodorantı sıkmak, oluşmuş ter kokusu ile deodorantın karışımından oluşan daha ağır ve kötü bir kokuya neden olur. Ayrıca giysinin üzerine sıkmak da kokuyu engellemez. Deodorantlar, koltuk altına 15 cm’lik mesafeden kutuyu dik tutarak püskürtülmelidir.
Anti-perspirantlar, ter oranını ayarlayıp, çok fazla ter üretilmesine engel olur ve terlemeyi deodorantlara oranla daha iyi önler. İçerdikleri alüminyum tuzları sayesinde ter üretimini engelleyip, ter bezlerini sıkıştırır. İçeriklerinde bulunan alüminyum kloride ve benzeri aktif maddeler ile vücuttaki terlemeyi engeller, nemi azaltır ve kokuları sayesinde de tazelik verirler. Anti-perspirant ürünler daha çok pudralı formül içerdikleri için, direkt koltuk altına uygulanmalıdırlar. Kıyafet üzerine sıkılan anti-perspirant ürünlerin hiçbir etkisi yoktur ve kıyafet üzerine uygulandıkları takdirde iz bırakırlar. Koltuk altına uygulanan anti-perspirant ürün, ter bakterilerinin pudra tabakası dışına çıkmasını engeller ve böylece bakteriler kuruyup gider. Bu tip ürünler alkol içermediklerinden dolayı, vücut için son derece hafiftir. Ayrıca ferahlatıcı bir etki sağlarlar.
Ter kokusunun önlenebilmesi için kullanılan deodorant ve anti-perspirantların ancak ve ancak vücudun temiz olduğu durumlarda etkin bir şekilde bize yardımcı olacağı unutulmamalı, bu nedenle de kişisel bakıma ve temizliğe çok önem verilmelidir.