Kültür Sanat

Nil Şahin Gürhan

Kısaca kendinizden bahseder misiniz?
Ben, Diyetisyen Nil Şahin Gürhan. 1995 senesinde diyetisyen olarak mezun oldum. İlk dört sene özel sektörde özellikle Hastane Yönetimi, Tıbbi Beslenme Tedavisi Diyetisyeni olarak çalıştım. 99 senesinden itibaren kendi ofisimde birebir sağlıklı beslenme danışmanlığı yapıyorum. Üç çocuğum var. En büyüğü 10 yaşında, ortanca 8, en küçüğü 4…
 
Çocuk beslenmesinde nelere dikkat edilmelidir?
Doğal davranmak, en dikkat edilmesi gereken nokta. Çünkü anne olarak, çocuklarımızın çok üzerine düşüp, çok sağlıklı beslenmeye çalışıp, çok özen gösterebiliyoruz ve aşırı özen ters tepebiliyor. Aşırı özensizlik, ilgisizlik daha kötü,  abur cubura daha çok yöneltebiliyor. Çocuğa örnek olarak, rol model olduğumuzu unutmamalı, doğal beslenme davranışları sergilemeli ve evde doğal beslenme örüntüsü sağlayarak, doğal yaşam içerisinde beslenme mesajları vermemiz gerekiyor. En çok dikkat etmemiz gereken konu bu bence.
 
Sağlıklı beslenmeyi çocuklara nasıl öğretebiliriz?
Dediğim gibi öğretip anlatmaktan ziyade,  “sağlıklı nasıl beslenilir?” yaşayarak göstermek gerekiyor. Benim çevremde, hastalarımda gördüğüm de, çocuklarımıza çok özen gösteriyoruz, çok iyi beslensin diyoruz, mutlaka kahvaltı yapsın diyoruz ama ebeveynlerin kahvaltı yapmadığı bir evde, çocukların düzgün bir kahvaltı yapması beklenilemez. Bu nedenle çocuklarla birlikte sofraya oturmak, birlikte kahvaltı etmek gereklidir. Öğlen yemeklerinde ise, çocuklar okulda ya da bakıcıyla birlikte olabiliyorlar. Bu durumda gene belirli bir sistem oturtulmaya çalışılıp, özellikle bakıcının davranışları düzenlenmelidir. Akşam ise, gene sofrada beslenme sistemi oluşturulmalı, doğal ve dengeli bir beslenme yapılmalıdır. Yani çocuğu kısıtlayıp “şunu şunu yeme, bunu ye” demek yerine, yiyebileceği şeyleri özgürce önüne sunmak gerekir. Çocuk zaten ihtiyacı olanı yer.  Yani, çocuğu sıkıp sınırlamak, kalıplara sokmaya çalışmak, yanlış bir davranıştır.
 
Çocuklardaki fazla kilo problemi ile ilgili olarak neler yapılabilir?
Bir çocuğun, doğumdan itibaren, kontrol altında olması gerekiyor. Yani, problem oluşmadan çözmek gerekiyor. O yüzden, çocuğu günümüzde potansiyel bir şişman gibi düşünebiliriz. Hep kötü beslerseniz, dikkat etmezseniz ve fast-food ağırlıklı beslenmesine göz yumarsanız, zaman içerisinde obezite başlar. Tabi genetik yapısına göre bazı çocuklarda çok daha erken başlıyor. Dolayısıyla bu kaçınılmaz gerçek gibi düşünülebilir. Bu nedenle, tehlikeden korunmak için öncelikle doğumdan itibaren kilosu kontrol altında olmalı.
 
Çocukların fast-food ve abur cubur tüketimi hakkında neler söyleyebilirsiniz?
Fast-food konusunda bizim davranışımız da çok önemli. Fast-food hayatımızda olmasa da olur. Ancak, dışarıda olduğumuz zamanlarda, ister istemez hepimiz fast-food tüketmek zorunda kalabiliyoruz. Onun dışında doğal davranmaktır, ya ödül ya ceza, ya yasak o şekilde değil, fast-food da hayatımızın bir parçası, mecbur kaldığımıza, bir seyahate gittiğimizde tabii ki yeniliyor. Ama fast-food yedirdiğinizde, mutlaka yanında ayran içirmeye çalışın. Çünkü, hem hamburger- kola aşırı yoğun karbonhidrat, üzerine patates kızartması çok ciddi bir enerji deposu oluyor. Ama siz yanına ayran aldığınız zaman, biraz protein kalitesini yükseltmiş oluyorsunuz.
 
Sıcak havalarda çocuklar nasıl beslenmelidir? Havanın etkisiyle iştahsızlık yaşayan çocuklar için ne yapılmalıdır?
En çok su içmesine dikkat edilmesi gerekiyor. İştah problemi, kilo problemi olan çocuklara, taze sıkılmış meyve suları verilebilir. Bu dönemlerde çok yağlı, ağır yiyecekler vermemek gerekiyor. Çünkü, bu çocuk çok zayıf, fast-food vereyim, çok yağlı yiyecek vereyim, bir an önce kilo alsın mantığında düşünmemek gerekir. Doğal mevsim yiyecekleri aşırı zorlamadan, az az, çok yiyemediği zaman 1-2 saat sonra tekrar deneyerek, inada bindirmeden çocuğa vermeliyiz. Beslenme doğal bir ihtiyaç, ne varsa onu yiyor pozisyonunda çocuğun doğal davranmasını sağlayabilirsek, bir şok problemin üstesinden gelmiş olunur.
 
Çocukların su tüketiminde belli bir sınırlama var mıdır?
Su tüketiminde kendimizi dinlememiz lazım. Vücudumuz çok güçlü bir organizma, aşırı su içtiğimizde işte midemiz bulanıyor veya susuz kaldığımızda aşırı susayabiliyoruz. Bu noktada kendimizi dinlememiz lazım. Çocukta bu çok iyidir. Siz onu çok fazla dışarıdan yönlendirmeyin. Çok zorlamayın ama genelde yemekte yarım bardakta su içirmeye çalışın. Ancak, çocuğu susadığı zaman kola meyve suyuna yönlendirirseniz, çocuk su içmeyi bilmez, içmez. Çok hırpalamadan, zorlamadan ama hep az az su içmesini alışkanlık haline getirmesine yardımcı olmamız gerekiyor.
 
Çocuğun büyüme ve gelişiminin normal olup olmadığını nasıl anlayabiliriz?
Takip çok önemli. Yani doğduğu aydan itibaren, kilo ve boy oranına göre çocuğun bir doktor tarafından takip edilmesi gereklidir. Türk doktorlarının elinde, şu an persentil değerleri (Türk çocuklarının büyüme eğrileri) var. Çocuk doktorlarının özellikle takip ettiği, kilo ve boy oranı çok önemlidir. Her çocuğa göre değişen bu değerleri ebeveynlerde gözlemlemelidir.
 
Çocuğumuzu beslerken nasıl davranmalıyız?
Doğal… Bende bir anneyim. Gerçekten beslenmede ister istemez panik yapabiliyorum. Bir kaygı olabiliyor. Onu hep içimize atmaya çalışırız, hep doğal davranmaya, çalışırız. Çünkü çalışan annelerin çocukları haklı olarak (annelerini uzun süre görmediği için) bu beslenme olayını. Ciddi şekilde farklı boyutlarda kullanabiliyorlar. Bu duruma onay vermemek gerekiyor.
 
Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Ebeveynler çocuklarını beslerken hiçbir zaman panik yapmasınlar. Doğal beslenmeye özen göstersinler.

Yorumları Göster

Yorum Yap

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir