Terakki Vakfı Okulları, yunus gösteri ve terapi merkezlerinde ticari amaçlarla esaret altında tutulan deniz memelileri için kapsamlı bir çalışma başlattı.
Öğretmenlerin ve okul müdürün desteğiyle iki aydan bu yana okul çapında bir kampanya yürüten dördüncü sınıf öğrencileri, Eyüp’teki yunus parkının kapatılması için İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yunus çizimleriyle renklendirdikleri dilekçeler yazdılar.
Okul çapında imza toplayan öğrenciler, imzalarını, Yunuslara Özgürlük Platformu’nun The Cove belgeselinin yaratıcısı Richard O’Barry ile ortaklaşa hazırladığı, çeşitli sanatçıların da destek verdiği imza kampanyasıyla birleştirecek ve Başbakanlık başta olmak üzere ilgili bakanlık birimlerine gönderecek.
Kampanyayı başlatan öğrencilerden Nil Üzer, yunusların ailelerinden ayrılıp tutsak edildiğini ve bu nedenle yunus parklarının kapatılmasını istiyor: “Yunuslar çene yapılarından dolayı mutlu görünüyor olabilirler. Ama aslında onlar orada mutlu değil. Ben yunusların bu acıyla yaşamasını istemiyorum. Doğada, aileleri ve çocuklarının yanında özgür yaşamasını istiyorum”.
Kampanyayı yürüten bir başka öğrenci, Ali Kanık ise yunusların denizlerden alınmasıyla doğanın dengesinin bozulduğunu söylüyor ve “Yunuslar avcılıkla beslenen memeli hayvanlardır ama yunus parklarında onlara ölü balık veriliyor. Bu yüzden yunusların yaptığı sanki zorunlu bir meslek gibi görülüyor. Ben yunus parklarının kapatılmasını destekliyorum. Lütfen yunus parklarına gitmeyin. Yunus parklarının kapatılması için bize destek verin” diye konuşuyor.
Kampanya için öğrencilerin çıkış noktası, 4 Ekim Hayvanları Koruma Haftası’nda düzenledikleri “Dostlarımız” adlı projede izledikleri “Flipper’ı Kurtarmak” belgeseli olmuş. Öğrenciler ayrıca aralarından “yunus elçileri” seçerek, Yunuslara Özgürlük Platformu’na destek vermiş. Projenin yaratıcısı Hafize Güner, Savaş Karakaş’ın belgeselini izleyen öğrencilerin okulda büyük bir imza kampanyası başlatıp yunuslara destek olmak istediğini söylüyor.
İmza kampanyasında öğrencilere rehberlik eden Burçak Güney ise, “Çocuklar hepimizden daha duyarlılar; empati kurabiliyor, kendilerini tutsak yunusların yerine koyabiliyorlar. Öğrencilerimiz, onlardan gizlenen gerçekleri öğrendikten sonra acı çeken, doğal yaşam ortamlarından ve ailelerinden koparılan hayvanları izlemek istemiyorlar. Biz öğretmenler olarak, özgürlüğe inanan ve insanlarla birlikte diğer canlıların da hakkını savunabilen bireyler yetiştirmenin öneminin farkındayız” diyor.
Terakki Vakfı Özel Şişli Terakki İlkokul Müdürü Zehra Kasap Erkan ise kampanyanın, öğrencilerini toplu halde yunus gösterilerine götüren öğretmenlere ve okul yönetimlerine örnek olmasını umdukların belirtiyor.
Yunuslara Özgürlük Kampanyası sitesinde verilen bilgilere göre, yunus parklarındaki yunuslar denizlerde travmatik şekilde yakalanıyor, kötü koşullarda yolculuk ediyor, beton havuzlarda sonar yeteneklerini kaybediyor ve stresen hasta oluyor. Yunusların 45 yıllık ömürlerinin 5 yıla indiği de ifade ediliyor.
Diğer yandan sitede, yunus terapisinin etkileri konusunda yararlarının kanıtlanmadığı ve çocukların terapi sırasında havuzda enfeksiyon ve kaza riskiyle karşı karşıya olduğu sitede belirtiliyor.