Öğretmenim
Anadolunun bir köyünde
Mevsim kış kar yağıyor
Buza kesmiş doğa
Rüzgar uğulduyor
Bir kutup havasıdır
Yol iz görünmüyor
Bir kerpiç odaya kapandım
Birkaç öğündür de açım
Öğretmenim ya
Gururum engel oluyor
Açlığımı anlatmaya
Ertesi sabah
Pırıl pırıl bir güneşle uyanıyorum
Güneş gülümsüyor
Kapımda bir kız çocuğu
Gülümsüyor
Elindeki tepside
Tereyağı peynir ve ekmek gülümsüyor
Köy gülümsüyor
Öğretmenim
Anadolunun bir köyünde
Konuşuyorum yaşlı-genç çoluk-çocuk
Gülmece oynuyoruz sokak tiyatrosunda
Adını ‘tatlı diyaloglar’ koydum
Başrolde oynuyorum
İnanın sevgiyle şavklanıyor kara gözleri
Açıyorlar gönüllerini evlerini
Buyur ediyorlar
Uğurlarken yoldaş veriyorlar
En güzel dileklerini
Öğretmenim
Anadolunun bir köyünde
Her sevinci her acıyı paylaşanların içinde
Sıcaklığını duyumsuyorum yüreklerin
Öğretmeye çalışıyorum
Doğruyu-eğriyi bilimi aydınlığı
Özgürlüğü ve bağımsızlığı
Öğretmenim
Anadolunun bir köyündeyim
Burada öğreniyorum binlerce yıllık gerçeği
En güzel bilgiyi
En insancıl sevgiyi
Bırakın Hitit’i Kibele’yi
Mevlana Yunus ve Hacı Bektaşlar
Burada yaşıyorlar
Ben onlardan öğrendim bu bilgiyi
Ne kadar karartılsa da
Yarasalar kartallar akbabalar sarsa da
Burada insan ve toprağın özü bir
Özümüz sevgi
Sevgi Anadolu
Birbirine karışmış onbin koku
Bir varlıkta can bulan on bin doku
Öğretmenim
Bir bozkır köyünde Anadolunun
Bu köyü seviyorum
Ülkemi seviyorum
Artık biliyorum
Hiçbir sömürgeci
Hiçbir işbirlikçi
Hiçbir sapkınlık
Hiçbir ayrımcı ideoloji
Tutsak alamaz Türkiyemi
Altan ARISOY