Belirli Gün ve Haftalar

Orman Haftası Şiirleri

Ağaca Övgü

Evlerimin eşiği, çocuğumun beşiği

Sıra dağların görülen güzelliği,

Toprakların yüreği,

Bayrakların direği

Ağaçlardır, ağaçlar.

 

Toprağı kaydırmayan, durduran seli,

Yağmuru çeken, toprağa döken,

Güneşi kesen, tozu dindiren

Ağaçlardır, ağaçlar.

 

Yeşiller içinde ağaç yeşili,

Ağaçtır toprağın türküsü dili,

Bana şu dağları sevdiren

Ağaçlardır, ağaçlar.

Zeki Teoman

Ağaç Diyor Ki

Beni yakmazsan eğer,

Süt, kağıt, ipek, şeker.

Çeşit çeşit besiler,

Ömür veririm sana!

Bensiz bahar, sıcak yaz,

Ben varken insan donmaz.

Beni yakanlar onmaz,

Sakın kıymayın bana!

Kerim Yund

Ağaç Diyor Ki

Ben küçücük bir ağacı

Yurdumun bir bahçesinde

Topraklar tüterken gölgem

Dallar da çiçeklensin de.

Her şeyimle yararlıyım,

İnsanoğluna dünyada,

Çiçeğim, yaprağım, gölgem

İri dallı zerdalimle.

Kuşlar mutlu şarkısını

Hep dalımda söylerler,

Şen arılar vızır vızır,

Kokuma koşup gelirler.

Sakın sakın dalımızı,

Çocuklar çekip kırmayın.

Çakınızla gövdemizde

Derin yaralar açmayın.

Halim Yağcıoğlu

Ağaçlar da Birer Yurttaş

Ağaçlar da birer canlı

Benim gibi senin gibi

Hem görür hem işitir

Benim gibi senin gibi

Ağaçlar da birer usta

Berber gibi terzi gibi

Saçlarını kendi tarar

Kendi diker giysisini

Ağaçlar da mevsim mevsim

Kimi bahar kimi yazdır

Giyinmiş düğüne gider

Kimi gelin kimi kızdır

Ağaçlar da birer yurttaş

Benim gibi senin gibi

Çiçek açar meyve verir

Her yıl öder vergisini

Ali Yüce

Bu Ağaç Başka

Ağaç!

Ne kadar güzelsin

Ne kadar başka

Yaşamak isterdim dallarında

 

Adarsam,

Sana adarım kendimi

Büyürüm meyvalarında.

 

Ağaç!

Ne kadar güzelsin

Ne kadar başka!

 

Orhon Murat Arıburnu

Elma Ağacı

Yine başladı soğuklar,

Boyuna yağıp duruyor yağmur.

Esiyor rüzgar acı acı.

Nasıl geçireceksin bu kışı

Elma Ağacı

 

Gölgen de yok ki sana arkadaş olsun;

Tek başına kaldın bu kış kıyamette;

Artık kimse bakmaz oldu yüzüne;

Dallarına tırmanıyor çocuklar,

Kuşlar uğramıyor semtine.

 

Üzülme bu günler çabuk geçer,

Bir bakarsın bahar geliverir.

Yeniden allanıp süslenirsin,

Bizim için yine çiçek açar,

Meyve verirsin.

Şükrü Enis REGÜ

Orman

Kestane, gürgen, palamut

Altı yaprak, üstü bulut.

Gel burada sen, derdi unut.

Orman ne iyi, ne iyi,

Aman ne iyi, ne iyi!

 

Dallar kol kola görünür,

Yaprak yaprağa sürünür,

Kışın karlara bürünür

Orman ne güzel, ne güzel,

Aman ne güzel, ne güzel!

 

Ormanda kuşlar, böcekler,

Yavru ceylanlar emekler,

Açar yedi renk çiçekler,

Orman ne büyük, ne büyük,

Aman ne büyük, ne büyük!

 

Çamın, yaprağı dökülmez,

Gürgenin kolu bükülmez,

Ağaç dibinden sökülmez.

Orman ne canlı, ne canlı,

Aman ne canlı, ne canlı!

 

İzin vermeyiz kırmana,

Dayanamayız vurmana,

Baltayı sokma ormana,

Orman ne mutlu, ne mutlu,

Aman ne mutlu, ne mutlu!

 

Git, git sona varamazsın,

Kuşak olsan saramazsın,

Dalını koparamazsın,

Orman ne sonsuz, ne sonsuz,

Aman ne sonsuz, ne sonsuz!

İlhami Bekir Tez

Kır Şarkısı

Tam otların sarardığı zamanlar…

Yere yüzükoyun uzanıyorum.

Toprakta bir telaş, bir telaş…

Karıncalar öteden beri dostum.

 

Ellerime hamam böcekleri konuyor,

Ne şeker şey onlar.

Uç böcek, uç böcek diyorum,

Uçuyorlar…

 

Pan’ın teneffüsü bile

Ilık okşamakta yüzü.

Devedikenleri, çalılık vesaire,

Bir âlem bu toprakların üstü…

 

Behçet Necatigil

Yurdumun Ormanları

Yemyeşil hayat taşır,

Yurdumun ormanları,

Ufuklara ulaşır,

Yurdumun ormanları.

 

Yaş kesmek zulüm size,

Hak değil ölüm size,

Varmıyor elim size,

Yurdumun ormanları.

 

Sizi kesen kalır aç,

Ölümde bile muhtaç,

Kefenden önce ağaç,

Yurdumun ormanları.

 

Küçükse de yaşımız,

Yolunuzda başımız,

Yarın can yoldaşımız,

Yurdumun ormanları

 

Mehmet Bulur

Sakın Kesme

Ey hemşehri, sakın kesme! Yaş ağaca balta vuran el onmaz;

Bu kütükler ‘Nice yıldır, hiç birine kervan gelmez, kuş konmaz’

Bunları kes, o baltanla çürümüş ağaçları yere ser.

Bak, sizin köy şu yemyeşil koruluğun gölgesinde ne güzel!

Gönülleri açmadadır yaprakların arasından esen yel.

Yazık, günah olmaz mı ki, çıplak kalsın bu zümrüt yurt, şirin yel.

 

Hem dünyada en birinci borç değil mi her kula,

Bir tohumu fidan yapmak, fidanı da bir orman?

Eğer böyle olmasaydı ne kalırdı oğla,

‘Mirasımı artır’ diye öğüt veren Atadan?

 

Sakın kesme! Her dalında bir güzel kuş ses versin.

Sakın kesme! Gölgesinde yorgun çiftçi dinlensin.

Sakın kesme! Şu verimli köye kanat, kol gersin.

Sakın kesme! Aziz vatan günden güne şenlensin.

 

Mehmet Emin Yurdakul

Yorumları Göster

Yorum Yap

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir