Sultanahmet semtinde yer alan "Soğukçeşme Sokağı", tarihi evlerin bulunduğu küçük bir sokak olmasının ötesinde, sıcak görüntüsüyle göz dolduruyor.
Ayasofya Müzesi ve Topkapı Sarayı arasında yer alan "Soğukçeşme Sokağı", trafiğe kapalı, küçük, tarihi evlerin bulunduğu bir sokak olarak karşımıza çıkıyor. Sokağın içerisinde bulunan 1800 tarihli bir Türk çeşmesinden dolayı bu sokak, "Soğukçeşme Sokağı" olarak adlandırılmış.
Sokağın içerisinde on iki adet ahşap ev ve bir Roma Sarnıcı var. Yokuş aşağı olan sokakta, düzenli bir şekilde dizilmiş tarihi ahşap evler göze oldukça hoş geliyor. İstanbul'un görkemli yapısını yansıtan bu evlerin kimisi iki, kimisi üç katlı olarak sokağa konumlandırılmış. Bununla birlikte "Soğukçeşme Sokağı"nın ilk kez 18. yüzyılda biçimlendiği tahmin ediliyor. Bu tarihi evlerden bir tanesi İstanbul Kitaplığı olarak kullanılmaya devam ediliyor.
Eski zamanlarda burada oturan nüfus, sokağın karşısında kalan Ayasofya ve arka taraftaki Topkapı Sarayı ile ilgilenen kişilerden oluşuyormuş. İlerleyen zamanlarda hanedanın Dolmabahçe Sarayı'na taşınmasıyla birlikte, sokakta sosyal değişimler oluşarak, İstanbul'un orta sınıf tabakasından diğer aileler, "Soğukçeşme Sokağı"na yerleşmiş. Bu değişime örnek olarak, babası Şuray-yı Devlet azası olan, Türkiye'nin 6. Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk'ün doğduğu, "Soğukçeşme Sokağı"nda bulunan ev verilebilmekte.
Küçük ancak tarihi açıdan oldukça değerli olan bu sokak, trafikten etkilenmediği için, günümüze kadar korunabilmiş. Ancak yakın zamanlarda restore edilerek, tarihi dokusu yenilenmiş. Bitkiler ile renklendirilen bu sokağı ziyaret edebilir, geçmişe yolculuk yaparak, yan yana dizilmiş olan ahşap evleri gözlemleyebilirsiniz.
