Dışarıdan çok basit bir yapıymış gibi görünen tırnaklarımız, aslında çok karışık ve bugün bile tam olarak anlaşılamamış bir yapıya sahiptirler.
El ve ayak tırnaklarımız, derimizin altındaki tırnak diplerine çok yakın köklerinden çıkarlar. Burada tırnak çok inceleşir ve yarım ay şeklinde beyaz bir renk alır. Bu bölüm baş parmaklarda çok belirgindir, serçe parmağımızda pek görünmez. Kökteki hücreler ölü bir hücre olan keratin üretirler ve yeni hücreler üredikçe ölü tırnağı dışarı doğru iterler. Bu nedenle de aynen saçlarımız gibi tırnaklarımızı keserken de acı duymayız.
Tırnaklarımız derimize her iki yandan elastik fiberlerle bağlıdırlar. Bu sayede yanlardan bağlı oldukları halde uzadıkça rahatlıkla ilerlerler. Derideki yatakları ile irtibatı biten tırnaklar beyazlaşır ve kesilmeyi beklerler.
Bütün tırnaklar, sıcak havada soğuk havaya nazaran daha hızlı uzarlar. Tırnaklardaki uzama hızı yaş ilerledikçe yavaşlar. Çok ileri yaşlarda neredeyse yarı yarıya düşer. Bebeklerde de tırnak uzama hızı yetişkinlere göre daha yavaştır.
Tırnaklarımız, saçlarımızla ortak bir özellik gösterir. İkisinin de görülen kısımları ölü hücrelerden oluşur. Ana maddelleri keratindir. Köklerindeki hücreler, keratin üretirler. Yeni hücreler ürettikçe, ölü hücreleri dışarı doğru iterler. Böylece saçlarımız ve tırnaklarımız uzar. Uzayan kısımlar ölü hücreler olduğu için, saçlarımızı ve tırnaklarımızı keserken acı hissetmeyiz.
