Yelken Sporu ve Çocuk Gelişimi

Bilimsel açıdan bakıldığında yelken sporu çocukların psikomotor gelişimleri açısından çok faydalı bir spordur. Yelken sporu antrenman bilimi temellerine uygun olan ve fiziksel gelişimin yanında zihinsel gelişimi de destekleyen bir spor disiplinidir. Bununla beraber çocukların spora başlama aşamasında biyolojik yaş ve gerçek yaş arasındaki oran çok iyi analiz edilmelidir.

En temel antrenman prensibi olan “ergenlik çağından önce gençlere kesinlikle kendi vücut ağırlığı ile antrenman yaptırılması“ prensibine uygun olmakla beraber bunun yanında yelken sporu çocukların “karar verme yeteneği”, “sorumluluk alma yeteneği”, “organizasyon yeteneği” açısından çok geliştiricidir. Aynı yaş gruplarında yelken sporcuları ile diğer branşlar karşılaştırıldığında, kişilik gelişimi, olgunluk ve sorumluluk alma açısından yelken sporcularının daha gelişmiş olduğu görülür.

Yelken sporu performans sporu olarak yapılmak istendiğinde erken başlamak gerekliliği taşır. Çünkü disipline özel temel motorik özellikler belirli bir yaşın altında çok daha kolay kazanılmaktadır. Günümüzde çok gündemde olan doping ise yelken sporuna tüm dünyada geçerli olmak üzere çok az bulaşmıştır. Bir yelken yarışının 60 – 80 dakika sürmesi ve günde 3 yarışa kadar yapılması yelken sporunun birçok fiziksel özelliği sporcularda bulundurması gerekliliğini taşır. Bununla beraber rüzgâr kuvvetine göre insan vücudunda birçok değişik enerji sistemi kullanılarak bu müsabakalar gerçekleşebilir. Bu yüzden de doping özellikle müsabaka döneminde yelken sporuna yansımaz. Bu da yelken sporunu diğer patlayıcı güç sporlarından farklı kılar.

Aynı zamanda yelken sporcularının fiziksel gelişimleri süresince yaptıkları fiziksel antrenmanlarda antrenman temelleri ön plandadır. Başarı için bazı branşlarda olduğu gibi antrenörlerin yönlendirmesi ile girilen yanlış yollara yelken sporunda rastlanmaz. Ayrıca fiziksel olarak rakiplerinden üstün olmak bariz bir avantaj olduğu halde yarışın kesin kazanılacağı manasına gelmez. Çünkü yelken sporunda iyi olunması gereken birçok parametre vardır. Bunlar başlıca; çabuk karar verme yeteneği, meteoroloji bilgisi, taktik, strateji, sürat, fiziksel kondisyon, kuralları anlama ve uyma olarak sıralanabilir. Bu unsurların her biri, sporcu olarak yelken hayatına devam etsin ya da etmesin, çocukların gelişim aşamalarına çok büyük katkıda bulunur.

Yelken Sporuna Nasıl Başlanır?
Bir diğer yanlış inanış ise yelken sporunun çok pahalı bir spor olduğu ve sadece belirli bir gelir düzeyindeki insanlar için uygun olduğudur. Aksine Avrupa standartlarına bakıldığında yelken sporu yapmak için en müsait ülkelerden birisi Türkiye’dir. Örnek olarak Avrupa’nın herhangi bir ülkesinde yelken sporu yapmak istediğinizde ve bunun için bir kulübe gittiğinizde, kesinlikle önce kendi teknenizi edinmeniz ve bu tekneyi o kulüpte barındırabilmek için de aidat ödemeniz gerekmektedir. Halbuki Türkiye’de yelken sporuna başlamak için (optimist düzeyinde sporcu olma amaçlı) bir yelken kulübünün başlangıç kurslarına katılmanız, bunun için diğer alternatiflerle kıyaslandığında ödemeniz gereken bedelin fazla olmadığını görürsünüz, üstelik yakın geçmişe kadar kulüplerde bu kurslar ücretsiz, sporcu yetiştirme amaçlı düzenleniyordu.

Bu kurslarda başarılı olmanız durumunda yelken kulüpleri size tekne, antrenör ve tesis hizmetlerinin tümünü kullandırmaktadır. Sadece yelkene özel giysi edinmeniz gerekmektedir ki günümüzde muhtelif fiyatlarda çok fazla çeşit ve her alım gücüne yönelik imkânlar bulunmaktadır. Bu kurslarda başarılı olduktan sonra kulüplerin sporcu seviyesine göre düzenlenmiş olan yarış takımları bünyesinde antrenmanlara devam edilmektedir ve milli takıma ve her Türk sporcusunun hayali olan olimpiyatlara uzanan yolda antrenörlerin yol gösterimi ile yola çıkılmış olur. Bu süreçte ise yine yurt içi ve yurt dışı etkinliklere sporcular, kulüpler veya Türkiye Yelken Federasyonunun desteği ile katılmaktadırlar.

* Katkılarından dolayı Sn. Fatih Özmen’e ve Türkiye Yelken Federasyonu’na teşekkürlerimizi sunarız.